Virginal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Virginal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Virginal Nedir?

Virginal, tuşlu çalgılar ailesinin bir türüdür. Klavsenin atası sayılır ve tuşlarının yanı sıra dikey telleri de vardır.

Örnek Cümleler:

  1. In the 16th century, virginal was a popular instrument for private music-making at home. (16. yüzyılda virginal, evde özel müzik yapmak için popüler bir çalgıydı.)
  2. He was playing a virginal in the concert last night. (Dün gece konserde virginal çalıyordu.)
  3. The virginal has a sweet and delicate sound. (Virginalin tatlı ve hassas bir sesi var.)
  4. She practiced playing the virginal for hours every day. (Her gün saatlerce virginal çalmayı pratik yaptı.)
  5. The virginalist performed a beautiful sonata. (Virginalist güzel bir sonata çaldı.)
  6. She inherited her grandmother’s virginal. (Büyükannesinden virginal miras aldı.)
  7. The virginal was widely used in Renaissance music. (Virginal Rönesans müziğinde yaygın olarak kullanıldı.)
  8. He enjoyed listening to the virginal music while reading. (Okurken virginal müziğini dinlemekten keyif aldı.)
  9. She was practicing a new piece on her virginal. (Yeni bir parça virginalında çalışıyordu.)
  10. The virginal was a popular instrument among the nobility in the 17th century. (17. yüzyılda virginal, soylular arasında popüler bir çalgıydı.)
  11. He was impressed by the delicate touch of the virginalist. (Virginalistin hassas dokunuşundan etkilendi.)
  12. The virginal is an important part of early music history. (Virginal erken müzik tarihinde önemli bir parçadır.)
  13. She bought a vintage virginal from an antique shop. (Antika dükkanından eski bir virginal satın aldı.)
  14. The virginalist performed a difficult piece with ease. (Virginalist zor bir parçayı kolaylıkla çaldı.)
  15. She was learning to play the virginal from a renowned teacher. (Ünlü bir öğretmenden virginal çalmayı öğreniyordu.)
  16. He admired the beauty of the antique virginal. (Antika virginalin güzelliğine hayran kaldı.)
  17. The virginal was often used to accompany singing in the Renaissance period. (Virginal Rönesans dönemin

    şarkı söyleme eşlik etmek için sık sık kullanılırdı.)

  18. She played a lively tune on her virginal. (Virginalında canlı bir ezgi çaldı.)
  19. The virginal is a challenging instrument to master. (Virginal ustalaşması zor bir çalgıdır.)
  20. He enjoyed the intricate melodies of the virginal music. (Virginal müziğinin karmaşık melodilerinden keyif aldı.)
  21. The virginal was often played in small ensembles in the Renaissance period. (Rönesans döneminde virginal sık sık küçük topluluklar tarafından çalınırdı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.