Vehicular İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Vehicular İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Vehicular – Araçsal

Vehicular kelimesi araçlarla ilgili bir anlam taşır. İşte birkaç örnek cümle:

  1. Vehicular traffic is causing delays on the highway. (Araç trafiği otoyolda gecikmelere neden oluyor.)
  2. The city is implementing new policies to reduce vehicular emissions. (Kent, araçsal emisyonları azaltmak için yeni politikalar uyguluyor.)
  3. The police are investigating a vehicular accident that occurred last night. (Polis, dün gece meydana gelen bir araç kazasını araştırıyor.)
  4. The bridge is closed to vehicular traffic due to maintenance work. (Köprü, bakım çalışmaları nedeniyle araç trafiğine kapalıdır.)
  5. The city is considering implementing a vehicular tax to reduce traffic congestion. (Kent, trafik sıkışıklığını azaltmak için bir araç vergisi uygulamayı düşünüyor.)
  6. The parking lot is reserved for vehicular traffic only. (Park yeri yalnızca araç trafiği için ayrılmıştır.)
  7. The new shopping center has a dedicated vehicular entrance and exit. (Yeni alışveriş merkezi özel araç giriş ve çıkışına sahiptir.)
  8. The city has installed new vehicular barriers to prevent unauthorized access. (Kent, izinsiz erişimi önlemek için yeni araç engelleri kurdu.)
  9. The company is investing in vehicular technology to improve its fleet efficiency. (Şirket, filo verimliliğini artırmak için araç teknolojisine yatırım yapıyor.)
  10. The new traffic laws include steeper fines for vehicular offenses. (Yeni trafik kanunları, araç suçları için daha yüksek cezaları içerir.)
  11. The construction crew is using vehicular equipment to build the new road. (İnşaat ekibi, yeni yolu inşa etmek için araç ekipmanı kullanıyor.)
  12. The vehicular ferry can carry up to 100 cars at a time. (Araç feribotu bir seferde 100 arabaya kadar taşıyabilir.)
  13. The city has designated bike lanes to separate vehicular and bicycle traffic. (Kent, araç ve bisiklet trafiğini ayırmak için bisiklet şeritleri belirledi.)
  14. The company has a strict vehicular safety policy to prevent accidents. (Ş

irket, kazaları önlemek için sıkı bir araç güvenliği politikasına sahiptir.)
15. The vehicular bridge spans over the river for more than a mile. (Araç köprüsü, nehri bir milin üzerinde geçer.)

  1. The city is promoting alternative transportation options to reduce vehicular traffic. (Kent, araç trafiğini azaltmak için alternatif ulaşım seçeneklerini teşvik ediyor.)
  2. The highway is equipped with vehicular toll booths to collect fees. (Otoyol, ücretleri toplamak için araç gişeleri ile donatılmıştır.)
  3. The city is planning to build a new vehicular tunnel to alleviate traffic congestion. (Kent, trafik sıkışıklığını azaltmak için yeni bir araç tüneli inşa etmeyi planlıyor.)
  4. The car rental agency offers a variety of vehicular options to suit different needs. (Araç kiralama ajansı, farklı ihtiyaçlara uygun çeşitli araç seçenekleri sunar.)
  5. The city has implemented a new vehicular noise reduction program to improve quality of life for residents. (Kent, sakinlerin yaşam kalitesini artırmak için yeni bir araç gürültüsü azaltma programı uyguladı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.