Valiantly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Valiantly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Valiantly kelimesinin Türkçe anlamı:

Valiantly kelimesi Türkçede “cesurca, kahramanca” gibi anlamlara gelir.

Örnek cümleler:

1. She fought valiantly to protect her family from the attackers. (Ailesini saldırganlardan korumak için cesurca savaştı.)
2. The soldiers fought valiantly in the face of danger. (Askerler tehlike karşısında cesurca savaştılar.)
3. The firefighters worked valiantly to put out the flames. (İtfaiyeciler alevleri söndürmek için cesurca çalıştılar.)
4. He defended his thesis valiantly, even when faced with tough questions. (Zorlu sorularla karşı karşıya kaldığında bile tezini cesurca savundu.)
5. The young athlete competed valiantly in the championship game. (Genç sporcu şampiyona maçında cesurca yarıştı.)
6. The soldiers charged valiantly into battle. (Askerler cesurca savaşa girdiler.)
7. She stood up to the bully valiantly, refusing to back down. (Saldırgan kişiye karşı cesurca durdu ve geri adım atmayı reddetti.)
8. The hero fought valiantly to save the hostages. (Kahraman rehineleri kurtarmak için cesurca savaştı.)
9. The team played valiantly in the face of a tough opponent. (Takım zorlu bir rakiple karşı karşıya kaldığında cesurca oynadı.)
10. The doctors worked valiantly to save the patient’s life. (Doktorlar hastanın hayatını kurtarmak için cesurca çalıştılar.)
11. The police officers chased the suspect valiantly through the streets. (Polis memurları şüpheliyi sokaklarda cesurca kovaladılar.)
12. The knight fought valiantly to protect the kingdom from invaders. (Şövalye, istilacılardan krallığı korumak için cesurca savaştı.)
13. The athlete pushed herself valiantly to achieve her personal best. (Sporcu kendisine en iyisini yapmak için cesurca çabaladı.)
14. The volunteers worked valiantly to rescue the survivors from the wreckage. (Gönüllüler enkazdan hayatta kalanları kurtarmak için cesurca çalıştılar.)
15. The sailor valiantly navigated through the stormy seas. (Denizci fırtınalı denizlerde cesurca seyretti.)
16. The students valiantly protested against the unjust policies of the school administration. (Öğrenciler okul yönetiminin adaletsiz politikalarına karşı cesurca protesto ettiler.)
17. The explorer valiantly braved the harsh conditions of the Arctic wilderness. (Kaşif, Arktik vahşetinin zorlu koşullarına cesurca meydan okudu.)
18. The workers valiantly fought for their rights and better working conditions. (İşçiler hakları ve daha iyi çalışma koşulları için cesurca

mücadele ettiler.)
19. The team captain led his team valiantly to victory. (Takım kaptanı takımını cesurca zaferle yönetti.)

20. The freedom fighters fought valiantly for their country’s independence. (Özgürlük savaşçıları ülkelerinin bağımsızlığı için cesurca savaştılar.)

Bu örnek cümlelerde “valiantly” kelimesi cesaret, kahramanlık, fedakarlık ve mücadele gibi durumlarla kullanılmıştır.