Unpunctual İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unpunctual İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unpunctual Nedir?

Unpunctual, zamanında gelmeyen ya da randevulara, buluşmalara geç kalan anlamında kullanılan bir sıfattır.

Örnek Cümleler:

  1. Sarah is always unpunctual for our meetings. (Sarah, buluşmalarımıza her zaman geç kalır.)
  2. I’m sorry for being unpunctual, the traffic was really bad. (Geç kaldığım için özür dilerim, trafik gerçekten çok kötüydü.)
  3. His unpunctuality cost him his job. (Onun zamanında gelmemesi ona işini kaybettirdi.)
  4. I hate being unpunctual, it’s disrespectful to the other person’s time. (Geç kalmayı sevmem, karşı tarafın zamanına saygısızlık olur.)
  5. My boss is very strict about punctuality, so I can’t be unpunctual. (Patronum zamanında gelmeye çok önem veriyor, bu yüzden ben de geç kalamam.)
  6. John is always unpunctual for his classes, and it’s affecting his grades. (John, derslerine her zaman geç kaldığı için notları etkileniyor.)
  7. Unpunctuality is a bad habit that you should break. (Zamanında gelmemek kötü bir alışkanlık, bunu kırmalısın.)
  8. The train was unpunctual, so we arrived later than expected. (Tren zamanında gelmediği için beklenenden daha geç vardık.)
  9. Her unpunctuality made everyone else wait for her. (Zamanında gelmemesi herkesi onu beklemeye zorladı.)
  10. Unpunctuality is a sign of disrespect towards others. (Zamanında gelmemek, başkalarına saygısızlık belirtisidir.)
  11. I’m tired of his unpunctuality, I don’t want to wait for him anymore. (Onun zamanında gelmemesinden yoruldum, artık onu beklemek istemiyorum.)
  12. Unpunctuality is a common problem among teenagers. (Geç kalmak, gençler arasında yaygın bir sorundur.)
  13. I was surprised by his unpunctuality, he seemed like such a punctual person. (Onun zamanında gelmemesi beni şaşırttı, çok zamanında gelen biri gibi görünüyordu.)
  14. Unpunctuality can ruin your reputation in the workplace. (Geç kalmak, iş yerindeki itibarınızı bozabilir.)
  15. She was fired because of her unpunctuality. (Zamanında gelmemesi nedeniyle işten çıkarıldı.)
  16. Being unpunctual can cause unnecessary stress and anxiety. (Geç kalmak gereksiz stres ve kaygıya neden olabilir.)
  17. Unpunctuality is a bad habit that you can break with practice. (Geç kalmak, pratik yaparak kırabileceğiniz kötü bir alışkanlıktır.)
  18. The unpunctuality of the bus caused me to miss my flight. (Otobüsün zamanında gelmemesi beni uçuşumdan mahrum bıraktı.)
  19. Don’t be unpunct
  1. Her unpunctuality is affecting the productivity of the whole team. (Zamanında gelmemesi tüm takımın verimliliğini etkiliyor.)

Türkçe Karşılıkları:

  1. Sarah, buluşmalarımıza her zaman geç kalır.
  2. Geç kaldığım için özür dilerim, trafik gerçekten çok kötüydü.
  3. Onun zamanında gelmemesi ona işini kaybettirdi.
  4. Geç kalmayı sevmem, karşı tarafın zamanına saygısızlık olur.
  5. Patronum zamanında gelmeye çok önem veriyor, bu yüzden ben de geç kalamam.
  6. John, derslerine her zaman geç kaldığı için notları etkileniyor.
  7. Zamanında gelmemek kötü bir alışkanlık, bunu kırmalısın.
  8. Tren zamanında gelmediği için beklenenden daha geç vardık.
  9. Zamanında gelmemesi herkesi onu beklemeye zorladı.
  10. Zamanında gelmemek, başkalarına saygısızlık belirtisidir.
  11. Onun zamanında gelmemesinden yoruldum, artık onu beklemek istemiyorum.
  12. Geç kalmak, gençler arasında yaygın bir sorundur.
  13. Onun zamanında gelmemesi beni şaşırttı, çok zamanında gelen biri gibi görünüyordu.
  14. Geç kalmak, iş yerindeki itibarınızı bozabilir.
  15. Zamanında gelmemesi nedeniyle işten çıkarıldı.
  16. Geç kalmak gereksiz stres ve kaygıya neden olabilir.
  17. Geç kalmak, pratik yaparak kırabileceğiniz kötü bir alışkanlıktır.
  18. Otobüsün zamanında gelmemesi beni uçuşumdan mahrum bıraktı.
  19. Zamanında gelmemeye çalışın.
  20. Zamanında gelmemesi tüm takımın verimliliğini etkiliyor.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.