Unintelligible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unintelligible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unintelligible Nedir?

Unintelligible, anlaşılmaz, anlaması zor, belirsiz anlamına gelen bir sıfattır.

Örnek Cümleler:

  1. The sound was unintelligible, I couldn’t make out what he was saying. (İngilizce)
  2. Bu gürültüyle ne dediğini anlamak imkansızdı. (Türkçe)
  3. The handwriting on this letter is unintelligible, I can’t read it. (İngilizce)
  4. Bu mektuptaki yazı okunaksız, okuyamıyorum. (Türkçe)
  5. The speech was filled with technical jargon that was unintelligible to most people. (İngilizce)
  6. Konuşma çoğu insan için anlaşılması zor olan teknik jargonlarla doluydu. (Türkçe)
  7. The professor’s accent was unintelligible to the students from other countries. (İngilizce)
  8. Profesörün aksanı diğer ülkelerden gelen öğrenciler için anlaşılmazdı. (Türkçe)
  9. The meaning of the ancient text was unintelligible to the untrained eye. (İngilizce)
  10. Eski metnin anlamı eğitimsiz gözler için anlaşılmazdı. (Türkçe)
  11. The audio quality was so poor that the conversation was unintelligible. (İngilizce)
  12. Ses kalitesi o kadar kötüydü ki konuşma anlaşılamazdı. (Türkçe)
  13. The handwriting of the doctor was unintelligible, I couldn’t read the prescription. (İngilizce)
  14. Doktorun yazısı okunaksızdı, reçeteyi okuyamadım. (Türkçe)
  15. The muffled speech from the other side of the wall was unintelligible. (İngilizce)
  16. Duvarın diğer tarafındaki muffled speech anlaşılmazdı. (Türkçe)
  17. The words on the sign were unintelligible due to the weather. (İngilizce)
  18. Hava koşulları nedeniyle işaretteki kelimeler anlaşılamazdı. (Türkçe)
  19. The language used in the legal document was unintelligible to most people. (İngilizce)
  20. Hukuki belgede kullanılan dil çoğu insan için anlaşılmazdı. (Türkçe)

Devam Eden Örnek Cümleler:

  1. The singer’s pronunciation was unintelligible and it affected the quality of the performance. (İngilizce)
  2. Şarkıcının telaffuzu anlaşılmazdı ve performansın kalitesini etkiledi. (Türkçe)
  3. The transmission was interrupted and the resulting audio was unintelligible. (İngilizce)
  4. İletişim kesildi ve sonuçta elde edilen ses anlaşılmazdı. (Türkçe)
  5. The lecture was filled with unintelligible jargon that only experts could understand. (İngilizce)
  6. Ders, sadece uzmanların anlayabileceği anlaşılmaz jargonlarla doluydu. (Türkçe)
  7. The handwriting of the note was unintelligible, making it difficult to decipher the message. (İngilizce)
  8. Notun yazısı anlaşılmazdı, mesajı çözmek zordu. (Türkçe)
  9. The thick accent of the speaker was unintelligible to the audience. (İngilizce)
  10. Konuşmacının kalın aksanı dinleyicilere anlaşılmazdı. (Türkçe)
  11. The computer code was filled with unintelligible errors that made it difficult to debug. (İngilizce)
  12. Bilgisayar kodu, hata mesajlarıyla doluydu ve bu hataların çözülmesi zordu. (Türkçe)
  13. The speech was delivered in an unintelligible language that few people understood. (İngilizce)
  14. Konuşma, az sayıda insanın anladığı bir anlaşılmaz dilde yapıldı. (Türkçe)
  15. The handwriting on the application was unintelligible and had to be returned for clarification. (İngilizce)
  16. Başvurudaki yazı okunaksızdı ve açıklama için geri gönderilmek zorunda kaldı. (Türkçe)
  17. The audio quality was so poor that the speaker’s words were unintelligible. (İngilizce)
  18. Ses kalitesi o kadar kötüydü ki konuşmacının sözleri anlaşılamadı. (Türkçe)
  19. The foreign language used in the text was unintelligible to the reader. (İngilizce)
  20. Metinde kullanılan yabancı dil okuyucu için anlaşılmazdı. (Türkçe)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.