Uninhabited İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Uninhabited Nedir?
Uninhabited kelimesi, insanların yaşamadığı veya yerleşik olmayan bir bölgeyi veya alanı ifade eder.
Örnek Cümleler:
- The uninhabited island was full of wildlife. (Yerleşim olmayan ada, yaban hayatıyla doluydu.)
- The expedition team explored the uninhabited jungle for weeks. (Keşif ekibi haftalarca yerleşim olmayan ormanı keşfetti.)
- The airplane crashed into an uninhabited area. (Uçak, yerleşim olmayan bir bölgeye çarptı.)
- The uninhabited desert was extremely hot and dry. (Yerleşim olmayan çöl çok sıcak ve kuraktı.)
- The uninhabited island was discovered by accident. (Yerleşim olmayan ada tesadüfen keşfedildi.)
- The government declared the area uninhabited due to its dangerous terrain. (Hükümet, tehlikeli arazisi nedeniyle bölgenin yerleşime kapalı olduğunu ilan etti.)
- The uninhabited region was once home to ancient civilizations. (Yerleşim olmayan bölge, eskiden antik uygarlıklara ev sahipliği yapmıştı.)
- The uninhabited island was used as a filming location for a movie. (Yerleşim olmayan ada bir film çekimi için kullanıldı.)
- The researchers discovered a new species in the uninhabited forest. (Araştırmacılar, yerleşim olmayan ormanda yeni bir tür keşfettiler.)
- The uninhabited village was destroyed by a natural disaster. (Yerleşim olmayan köy, bir doğal afetle yok edildi.)
- The expedition team set up camp in an uninhabited valley. (Keşif ekibi, yerleşim olmayan bir vadide kamp kurdu.)
- The uninhabited island was purchased by a wealthy businessman. (Yerleşim olmayan ada, zengin bir iş adamı tarafından satın alındı.)
- The uninhabited region was designated as a protected wildlife sanctuary. (Yerleşim olmayan bölge, koruma altına alınmış bir yaban hayatı sığınağı olarak belirlendi.)
- The uninhabited island was only accessible by boat. (Yerleşim olmayan ada, sadece tekneyle eriş
- The uninhabited area was used for military training exercises. (Yerleşim olmayan bölge, askeri eğitim tatbikatları için kullanıldı.)
- The uninhabited island was a popular spot for scuba diving. (Yerleşim olmayan ada, tüplü dalış için popüler bir noktaydı.)
- The uninhabited region was believed to be haunted by spirits. (Yerleşim olmayan bölgenin ruhlar tarafından lanetli olduğuna inanılırdı.)
- The researchers found evidence of ancient civilization in the uninhabited desert. (Araştırmacılar, yerleşim olmayan çölde antik bir medeniyetin kanıtını buldular.)
- The uninhabited island was a nesting ground for sea turtles. (Yerleşim olmayan ada, deniz kaplumbağalarının yuvalama alanıydı.)
- The uninhabited mountain range was a challenge for experienced hikers. (Yerleşim olmayan dağlık alan, deneyimli yürüyüşçüler için bir meydan okumaydı.)
Türkçe karşılıklarını aşağıda sıralayabiliriz:
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
- Yerleşim olmayan
Hemen Yorum Yaz