Unheard Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unheard Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unheard Of Kelimesiyle İlgili Örnek Cümleler

Unheard Of kelimesi, “duyulmamış” anlamına gelir. Aşağıda, bu kelimenin kullanımına örnek cümleler verilmiştir.

1. It’s unheard of for someone to run a marathon without any training. (Birinin hiç antrenman yapmadan maraton koşması duyulmamıştır.)
2. The fact that the school is closing down is unheard of in this town. (Okulun kapanması bu kasabada duyulmamış bir durumdur.)
3. It’s unheard of for a politician to keep their promises. (Bir siyasetçinin vaatlerini tutması duyulmamış bir şeydir.)
4. The amount of money he spent on that car is unheard of. (O arabaya harcadığı para duyulmamış bir miktar.)
5. The idea of living without electricity is unheard of in this day and age. (Elektriksiz yaşamak fikri bugünlerde duyulmamıştır.)
6. This kind of behavior is unheard of in our company. (Bu tür davranışlar şirketimizde duyulmamıştır.)
7. The fact that they won the game without their star player is unheard of. (Yıldız oyuncuları olmadan maçı kazanmaları duyulmamış bir şeydir.)
8. The amount of work she completed in one day is unheard of. (Bir günde tamamladığı iş miktarı duyulmamıştır.)
9. It’s unheard of for a person to speak that many languages fluently. (Bir kişinin o kadar çok dil konuşması akıcı bir şekilde duyulmamıştır.)
10. The fact that he climbed the mountain in one day is unheard of. (Bir günde dağa tırmanması duyulmamış bir durumdur.)
11. It’s unheard of for a student to get a perfect score on every exam. (Bir öğrencinin her sınavda mükemmel bir puan alması duyulmamış bir şeydir.)
12. The amount of food he ate at the buffet was unheard of. (O kadar çok yemeği büfeden yemesi duyulmamıştır.)
13. The fact that he finished the project in one week is unheard of. (Bir haftada projeyi bitirmesi duyulmamış bir durumdur.)
14. It’s unheard of for a company to give its employees a month off. (Bir şirketin çalışanlarına bir ay izin vermesi duyulmamış bir şeydir.)
15. The amount of money he donated to charity is unheard of. (Hayır kurumuna yaptığı bağışın miktarı duyulmamıştır.)
16. It’s unheard of for someone to solve a difficult math problem in their head. (Birinin zor bir matematik problemi kafasında çözmesi duyulmamış bir şeydir.)
17. The fact that she painted the entire house by herself is unheard of. (Tüm evi kendi boyaması duyulmamış bir durumdur.)

18. It’s unheard of for a company to offer its employees unlimited vacation days. (Bir şirketin çalışanlarına sınırsız tatil günü teklif etmesi duyulmamış bir şeydir.)
19. The amount of weight he lost in one month is unheard of. (Bir ayda kaybettiği kilo miktarı duyulmamıştır.)
20. It’s unheard of for a child to memorize the entire dictionary. (Bir çocuğun bütün sözlüğü ezberlemesi duyulmamış bir şeydir.)

Türkçe karşılıkları için, örnek cümlelerin altında verilen Türkçe açıklamalara bakabilirsiniz.