Unfurl İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unfurl İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unfurl İle İlgili Cümleler

Unfurl, bir şeyin düzleşmesi veya açılması anlamına gelir.

  1. The flower unfurled its petals to catch the sun’s rays. (Çiçek, güneş ışınlarını yakalamak için yapraklarını açtı.)
  2. The scroll unfurled as the professor began to read. (Profesör okumaya başladığında, meşale açıldı.)
  3. The banner unfurled in the wind. (Bayrak rüzgarın etkisiyle açıldı.)
  4. The wings of the bird unfurled as it took off. (Kuşun kanatları kalkarken açıldı.)
  5. The leaves of the tree unfurled after the rain stopped. (Yağmur durduktan sonra ağacın yaprakları açıldı.)
  6. She unfurled the map to get a better idea of where they were. (Nerede oldukları hakkında daha iyi bir fikir edinmek için haritayı açtı.)
  7. The flag unfurled slowly as it was hoisted up the flagpole. (Bayrak direğe çıkartılırken yavaşça açıldı.)
  8. The sail unfurled as the boat caught the wind. (Tekne rüzgarı yakaladığında yelken açıldı.)
  9. The ribbon unfurled from the present. (Hediyeden kurdele açıldı.)
  10. The flower unfurled its bud to reveal its beauty. (Çiçek tomurcuğunu açarak güzelliğini gösterdi.)
  11. The flag unfurled in all its glory. (Bayrak tüm ihtişamıyla açıldı.)
  12. The petals unfurled slowly, revealing the hidden beauty of the flower. (Yapraklar yavaşça açılarak, çiçeğin gizli güzelliğini ortaya çıkardı.)
  13. She unfurled the umbrella to shield herself from the rain. (Yağmurdan kendisini korumak için şemsiyeyi açtı.)
  14. The document unfurled on the desk, revealing its contents. (Belge masanın üstünde açıldı ve içeriğini ortaya çıkardı.)
  15. The painting unfurled on the canvas, capturing the artist’s vision. (Tablo tuval üzerinde açıldı ve sanatçının vizyonunu yakaladı.)
  16. The banner unfurled at the top of the stadium, signaling the start of the game. (Stadyumun tepesinde bayrak açıldı ve oyunun başlangıcını işaret etti.)
  17. The scroll unfurled to reveal the ancient text. (Antik metni ortaya çıkarmak için meşale açıldı.)
  18. The parachute unfurled as the skydiver jumped out of the plane. (Hava atlayıcısı uçaktan atladığında paraşüt açıldı.)
  19. The flower unfurled its delicate petals in the morning light. (Çiçek sabah ışığında narin yapraklarını açtı.)
  20. The flag unfurled proudly, representing the

nation at the international ceremony. (Bayrak ulusun uluslararası törende temsil edilmesiyle gururla açıldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.