Undercut İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Undercut İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Undercut Nedir?

Undercut, kelime anlamıyla bir şeyin altını kesme veya oyma işlemidir. Bu terim, genellikle saç kesiminde veya malzemelerin işlenmesinde kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. She got an undercut last week and it looks amazing. (Geçen hafta bir undercut yaptırdı ve harika görünüyor.)
2. The undercut on the car’s chassis was causing some problems. (Arabanın şasisindeki alt kesim bazı sorunlara neden oluyordu.)
3. He undercut the price of his competitor to win the bid. (Teklifi kazanmak için rakibinin fiyatını düşürdü.)
4. The barber used clippers to create an undercut. (Berber makasları kullanarak bir undercut yarattı.)
5. The undercut on the stone was perfectly angled. (Taşın alt kesimi tam olarak açılıydı.)
6. She had a small undercut on the inside of her cheek. (Yanak içinde küçük bir undercut vardı.)
7. The undercut in the wood allowed it to bend more easily. (Ağaçtaki alt kesim, daha kolay bükülebilmesine izin verdi.)
8. The undercutting of the mountain was done to make way for the road. (Dağın altını keserek yol için yer açıldı.)
9. His undercut style was inspired by the punk rock scene. (Undercut tarzı punk rock sahnesinden esinlendi.)
10. The undercut in the marble sculpture added depth and texture. (Mermer heykeldeki alt kesim derinlik ve dokuya katkıda bulundu.)
11. The undercutting of the riverbank caused erosion. (Nehir kıyısının alt kesimi erozyona neden oldu.)
12. The undercut on the pottery bowl gave it a unique shape. (Çömlek kasesindeki alt kesim, ona benzersiz bir şekil verdi.)
13. He used a chisel to create the undercut on the wooden table. (Ahşap masadaki alt kesimi oluşturmak için bir keski kullandı.)
14. The undercutting of the cliff was necessary for the construction of the building. (Kayalığın alt kesimi, binanın yapımı için gerekliydi.)
15. Her undercut hairstyle was edgy and bold. (Undercut saç stili cesur ve sıradışıydı.)
16. The undercut in the ice was a result of the thaw. (Buzdaki alt kesim çözülmenin bir sonucuydu.)
17. The undercut on the guitar made it easier to play certain chords. (Gitarın alt kesimi, bazı akorları çalmayı kolaylaştırdı.)
18. The undercut of the diamond was done to make it sparkle more. (Elmasın altı kesilerek daha fazla parlaması sağlandı.)
19. The barber created an intricate design with the undercut. (Berber, alt kesimle karmaşık bir tasarım oluşturdu.)
20. The undercut on the bread knife made it easier to slice through crusty bread. (Ekmek bıçağındaki alt kesim, çıtır ekmek dilimlemeyi kolayla

ştırdı.)

Türkçe anlamlarını ve örnek cümlelerini incelediğimizde, undercut kelimesinin farklı kullanım alanları olduğunu ve çeşitli işlemlerde kullanıldığını görebiliriz. Bu terimi, saç kesiminde, malzemelerin işlenmesinde ve yapısal olarak birçok farklı yerde görebiliriz.