Treasure House İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Treasure House İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Treasure House Nedir?

Treasure House, hazinelerin depolandığı bir yer veya binadır. Aynı zamanda, büyük miktarda para veya değerli eşya biriktirilen bir yer olarak da kullanılabilir.

Örnek cümleler:

1. The treasure house of the king was heavily guarded.
   (Kralın hazinesi ağır bir şekilde korunuyordu.)

2. The museum’s treasure house is filled with priceless artifacts.
   (Müzenin hazinesi paha biçilemez eserlerle doludur.)

3. She inherited a treasure house of jewels from her grandmother.
   (Büyükannesinden mücevherlerin bir hazinesini miras aldı.)

4. The pirates hid their treasure in a secret treasure house.
   (Korsanlar hazinelerini gizli bir hazinede sakladılar.)

5. The company’s success made the CEO’s stock options a treasure house of wealth.
   (Şirketin başarısı, CEO’nun hisse opsiyonlarını bir servet hazinesi haline getirdi.)

6. The temple’s treasure house was raided by thieves.
   (Templenin hazinesi hırsızlar tarafından yağmalandı.)

7. The treasure house of knowledge is the library.
   (Bilginin hazinesi kütüphanedir.)

8. The treasure house of memories is the photo album.
   (Hatıraların hazinesi fotoğraf albümüdür.)

9. The old mansion was converted into a treasure house for antique furniture.
   (Eski malikane antika mobilyalar için bir hazine evine dönüştürüldü.)

10. The treasure house of the country’s cultural heritage is protected by the government.
    (Ülkenin kültürel mirasının hazinesi hükümet tarafından korunur.)

11. The castle’s treasure house held the royal jewels.
    (Kaledeki hazinenin içinde kraliyet mücevherleri vardı.)

12. The sunken ship’s treasure house was discovered by divers.
    (Batan geminin hazinesi dalgıçlar tarafından keşfedildi.)

13. The city’s art museum was a treasure house of famous paintings.
    (Şehrin sanat müzesi ünlü resimlerin bir hazinesiydi.)

14. The wealthy entrepreneur’s mansion was like a treasure house of luxury.
    (Zengin girişimcinin malikanesi lüksün bir hazinesi gibiydi.)

15. The treasure house of family recipes was passed down from generation to generation.
    (Aile tariflerinin hazinesi nesilden nesile aktarıldı.)

16. The archeological site held a treasure house of ancient artifacts.
    (Kazı alanı antik eserlerin bir hazinesine sahipti.)

17. The treasure house of the church was filled with gold and silver chalices.
    (Kilisenin hazinesi altın ve gümüş kadehlerle doluydu.)

18. The artist’s studio was a treasure house of his works.
    (Sanatçının stüdyosu eserlerinin bir hazinesiydi.)

19. The old trunk was a treasure house of forgotten treasures.
    (Eski sandık unutulmuş hazinelerin bir hazinesiydi.)

20. The hidden treasure house was finally discovered after years of searching.
    (Saklı hazineler evi yıll

ın aramalar sonrasında nihayet bulundu.)