Travail İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Travail İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Travail İle İlgili Cümleler

Travail, Türkçe’de “çalışma” veya “iş” anlamlarına gelir. Aşağıda, travail kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle yer almaktadır:

1. Travail is an essential part of life. (Çalışma hayatın önemli bir parçasıdır.)
2. He has a lot of travail to do before the deadline. (Sona ermeden önce yapacak çok işi var.)
3. The factory workers were tired from their travail. (Fabrika işçileri, çalışmalarından yorgun düşmüşlerdi.)
4. Her travail paid off when she was promoted to manager. (Yönetici olarak terfi ettiğinde, tüm çalışmaları karşılığını verdi.)
5. John’s travail as a carpenter was very demanding. (John’un marangozluk işi çok zahmetliydi.)
6. She found travail in a law firm after finishing law school. (Hukuk okulunu bitirdikten sonra bir hukuk firmasında iş buldu.)
7. The travail of the medical staff during the pandemic has been incredible. (Salgın sırasında tıbbi personelin çalışması inanılmazdı.)
8. The CEO’s travail is to ensure the company’s success. (CEO’nun görevi, şirketin başarısını sağlamaktır.)
9. She took a break from her travail and went on vacation. (Çalışmasından mola verdi ve tatile çıktı.)
10. The travail of being a parent never ends. (Ebeveyn olmanın zahmeti hiç bitmez.)
11. The workers went on strike to protest their travail conditions. (İşçiler, çalışma koşullarına karşı protesto için greve gitti.)
12. He had to travail through the night to finish the project. (Projenin bitmesi için tüm gece çalışmak zorunda kaldı.)
13. The athlete’s travail paid off when he won the championship. (Şampiyonluğu kazandığında sporcu tüm çalışmalarının karşılığını aldı.)
14. She was proud of her travail as a teacher. (Öğretmen olarak yaptığı işle gurur duydu.)
15. His travail as a musician was rewarded when he signed a record deal. (Müzik yaparak yaptığı iş, bir kayıt sözleşmesi imzaladığ

16. The company recognized her travail and gave her a promotion. (Şirket, onun çalışmalarını fark ederek terfi ettirdi.)
17. The travail of farming requires a lot of hard work. (Tarım işi yapmak, çok zorlu bir çalışma gerektirir.)
18. She was grateful for the travail opportunities in the city. (Kentteki iş imkanlarından dolayı minnettar oldu.)
19. The artist’s travail was showcased in a gallery exhibit. (Sanatçının çalışması, bir galeri sergisinde sergilendi.)
20. The team’s travail led them to win the championship. (Takımın çalışması, onları şampiyonluğa taşıdı.)

İş hayatı herkes için önemlidir ve çalışma hayatı birçok farklı endüstride kendini gösterir. Yukarıdaki örnek cümlelerde de farklı mesleklerden örnekler verilmiştir.