Toss-Up İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Toss-Up Nedir?
Toss-up, iki ya da daha fazla seçenek arasında seçim yapmanın zor olduğu durumlarda kullanılan bir ifadedir. Kelime anlamı olarak “atma yukarı” ya da “denk gelme” anlamına gelir.
Örnek cümleler:
- The game was a toss-up until the very end. (Oyun, son ana kadar atıştırmalık gibiydi.)
- I’m having a hard time making a decision. It’s a real toss-up. (Karar vermek zorunda kalıyorum ve gerçekten zor bir seçim.)
- The election is a toss-up between the two candidates. (Seçim, iki aday arasında bir denk gelme durumudur.)
- It’s a toss-up whether it will rain or not. (Yağmur yağacak mı yoksa yağmayacak mı belli değil.)
- We played a game of toss-up to see who would go first. (İlk olarak kimin gideceğini görmek için bir atışma oyunu oynadık.)
- The final score was a toss-up. (Son skor denk geldi.)
- This job offer is a toss-up between two cities. (Bu iş teklifi iki şehir arasında bir denk gelme durumu.)
- I’m not sure which one to choose. It’s a toss-up. (Hangisini seçeceğimden emin değilim. Denk gelme durumu var.)
- The match was a toss-up until the very last minute. (Maç, son dakikaya kadar denk gelme durumundaydı.)
- We flipped a coin to decide who would do the dishes. It was a toss-up. (Bulaşıkları kimin yapacağına karar vermek için bir para attık. Denk geldi.)
- The race is a toss-up between the two top runners. (Yarış, iki üst düzey koşucu arasında bir denk gelme durumudur.)
- It’s a toss-up whether we should take the bus or walk. (Otobüse mi binmeli yoksa yürümeli mi denk gelme durumu var.)
- The exam was a toss-up for many students. (Sınav, birçok öğrenci için denk gelme durumundaydı.)
- The decision is a toss-up between these two options. (Bu iki seçenek arasında bir denk gelme durumu var.)
- We played a game of toss-up to see who would get the last slice of pizza. (Son dilim pizzayı kimin alacağını görmek için bir atışma oyunu oynadık.)
- The game was a toss-up until the very end. (Oyun, son ana kadar denk gelme durumundaydı.)
- It’s a toss-up whether we should go out tonight or stay in. (Bu gece dışarı çıkmalı mı yoksa evde mi kalmalı denk gelme durumu var.)
- The score was a toss-up until the last minute of the game. (Skor, maçın son dakikasına kadar denk gelme durumundaydı.)
19
- The decision on which car to buy is a toss-up for us. (Hangi arabayı alacağımıza karar vermek için denk gelme durumu var.)
- The two teams are so evenly matched, the game is a toss-up. (İki takım çok eşit, oyun denk gelme durumunda.)
Hemen Yorum Yaz