Tooth İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tooth İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tooth (Diş)

Tooth, insanların ve bazı hayvanların çiğneme işlevini gerçekleştiren, sert ve küçük kemik yapılardır.

  1. I have a toothache. (Dişim ağrıyor.)
  2. She has a beautiful smile with white teeth. (Beyaz dişleri ile güzel bir gülümsemesi var.)
  3. The dentist pulled out my wisdom tooth. (Diş hekimi bilgeliğim dişimi çekti.)
  4. I brushed my teeth this morning. (Bu sabah dişlerimi fırçaladım.)
  5. I need to get a cavity filled in my tooth. (Dişimdeki çürüğü doldurtmam gerekiyor.)
  6. I accidentally bit my tongue while eating. (Yemek yerken dilime yanlışlıkla dişimle bastım.)
  7. The dentist recommended that I get braces to straighten my teeth. (Diş hekimim dişlerimi düzeltmek için diş teli takmamı önerdi.)
  8. My tooth fell out when I was eating an apple. (Elma yediğim sırada dişim düştü.)
  9. I have sensitive teeth so I can’t eat ice cream. (Dişlerim hassas olduğu için dondurma yiyemiyorum.)
  10. My wisdom teeth are growing in and it hurts. (Bilgeliğim dişim çıkıyor ve acıyor.)
  11. The dentist gave me a filling for my cavity. (Diş hekimim bana dişimdeki çürük için dolgu yaptı.)
  12. I need to get a tooth pulled out because it’s infected. (Enfekte olduğu için bir dişimi çektirmem gerekiyor.)
  13. My toothbrush is blue and white. (Diş fırçam mavi ve beyaz renkli.)
  14. I accidentally swallowed my tooth while eating. (Yemek yerken yanlışlıkla dişimi yuttum.)
  15. The dentist gave me a toothbrush and toothpaste after my cleaning. (Diş hekimim temizliğimden sonra bana diş fırçası ve diş macunu verdi.)
  16. I have a gap between my two front teeth. (İki ön dişim arasında bir boşluk var.)
  17. I need to get a root canal for my infected tooth. (Enfekte dişim için kök kanalı yaptırmam gerekiyor.)
  18. My tooth hurts whenever I eat something cold. (Soğuk bir şey yediğimde dişim acıyor.)
  19. I chipped my tooth when I fell down. (Düşerken dişimi çatlattım.)
  20. The dentist gave me a numbing shot before filling my cavity. (Diş hekimim dolgu yapmadan önce bana uyuşturucu iğne yaptı.)
  1. I have to wear a mouthguard at night to protect my teeth from grinding. (Dişlerimi gıcırdatmaktan korumak için gece ağız koruyucu takmalıyım.)
  2. I have a loose tooth, so I can’t eat anything hard. (Sallanan bir dişim var, bu yüzden sert bir şey yiyemiyorum.)
  3. I accidentally bit my lip while brushing my teeth. (Dişlerimi fırçalarken yanlışlıkla dudağıma bastım.)
  4. My dentist told me to floss every day to keep my teeth healthy. (Diş hekimim dişlerimi sağlıklı tutmak için her gün ip kullanmamı söyledi.)
  5. I got a tooth implant to replace my missing tooth. (Eksik dişimi yerine koymak için diş implantı yaptırdım.)
  6. My dog lost a tooth while playing with a ball. (Köpeğim top oynarken bir dişini kaybetti.)
  7. I have to get my teeth cleaned every six months. (Dişlerimi altı ayda bir temizletmem gerekiyor.)
  8. I have a cavity in one of my molars. (Bir azı dişimde çürük var.)
  9. My wisdom teeth are impacted, so I have to get them removed. (Bilgeliğim dişlerim etkilendiği için onları çektirmem gerekiyor.)
  10. My dentist gave me a prescription for painkillers for my toothache. (Diş ağrım için diş hekimim bana ağrı kesici reçete yazdı.)

Diş (Tooth) ile ilgili deyimler:

  1. Get your teeth into something (Bir şeye sıkı sıkıya sarılmak): I’m going to get my teeth into this project and make it a success. (Bu projeye sıkı sıkıya sarılacağım ve başarılı olacağım.)
  2. By the skin of your teeth (Bir çırpıda, zor da olsa): I passed the exam by the skin of my teeth. (Sınava bir çırpıda geçtim, zor da olsa.)
  3. Cut your teeth (Tecrübe kazanmak): I cut my teeth as a writer by working for a small newspaper. (Küçük bir gazetede çalışarak yazarlıkta tecrübe kazandım.)
  4. Bite your tongue (Dilini ısırarak susmak): I had to bite my tongue when my boss said something offensive. (Patronum ofansif bir şey söylediğinde dilimi ısırmak zorunda kaldım.)
  5. Tooth and nail (Diş ve tırnakla, sonuna kadar): She fought tooth and nail to get the promotion she deserved. (Hak ettiği terfiyi almak için sonuna kadar savaştı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.