Time-Honored İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Time-Honored İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Time-Honored Nedir?

Time-honored, uzun yıllardan beri süregelen ve saygı duyulan anlamlarına gelir. Genellikle kültürel miras veya geleneklerle ilişkili olarak kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. Time-honored traditions are an important part of our cultural heritage. (Saygın gelenekler, kültürel mirasımızın önemli bir parçasıdır.)

2. The restaurant is famous for its time-honored recipes that have been passed down for generations. (Restoran, nesiller boyunca aktarılan saygın tarifleriyle ünlüdür.)

3. The school has a time-honored tradition of academic excellence. (Okul, akademik mükemmellik konusunda saygın bir geleneğe sahiptir.)

4. We must preserve our time-honored customs for future generations. (Gelecek nesiller için saygın geleneklerimizi korumalıyız.)

5. The company has a time-honored commitment to quality and customer satisfaction. (Şirket, kalite ve müşteri memnuniyeti konusunda saygın bir taahhüde sahiptir.)

6. The festival is a celebration of the region’s time-honored cultural traditions. (Festival, bölgenin saygın kültürel geleneklerini kutlamaktadır.)

7. The artist’s work is a time-honored representation of the beauty of nature. (Sanatçının eseri, doğanın güzelliğinin saygın bir temsilidir.)

8. The book is a time-honored classic that has been read by generations of readers. (Kitap, nesiller boyunca okunan saygın bir klasiktir.)

9. The museum is home to many time-honored artifacts that tell the story of our history. (Müze, tarihimizin hikayesini anlatan birçok saygın esere ev sahipliği yapmaktadır.)

10. The town has a time-honored tradition of hospitality and friendliness towards visitors. (Kasaba, ziyaretçilere karşı saygın bir misafirperverlik ve dostluk geleneğine sahiptir.)

11. The clothing brand has a time-honored reputation for quality and durability. (Giyim markası, kalite ve dayanıklılık konusunda saygın bir üne sahiptir.)

12. The city is known for its

=”color:blue; font-weight:bold”>time-honored architecture, which reflects the history and culture of the region. (Şehir, bölgenin tarih ve kültürünü yansıtan saygın bir mimariye sahiptir.)

13. The ceremony is a time-honored tradition that has been observed for centuries. (Tören, yüzyıllardır gözlemlenen saygın bir gelenektir.)

14. The university has a time-honored commitment to academic freedom and intellectual diversity. (Üniversite, akademik özgürlük ve zihinsel çeşitlilik konusunda saygın bir taahhüde sahiptir.)

15. The music festival features performances by both time-honored legends and up-and-coming artists. (Müzik festivali, hem saygın efsaneler hem de yükselen sanatçıların performanslarına yer verir.)

16. The artist’s work is a time-honored tribute to the beauty of the human form. (Sanatçının eseri, insan formunun güzelliğine saygın bir övgüdür.)

17. The museum’s collection includes many time-honored pieces of art from different eras and cultures. (Müzenin koleksiyonu, farklı dönemlerden ve kültürlerden birçok saygın sanat eserini içermektedir.)

18. The town’s time-honored festival celebrates the harvest season and the community’s agricultural heritage. (Kasabanın saygın festivali, hasat mevsimini ve topluluğun tarımsal mirasını kutlar.)

19. The film is a time-honored classic that has stood the test of time and remains popular today. (Film, zamanın testine dayanan ve bugün hala popüler olan saygın bir klasiktir.)

20. The restaurant’s menu features many time-honored dishes that have been passed down through generations of the chef’s family. (Restoranın menüsünde, şefin ailesinden nesiller boyunca aktarılan birçok saygın yemek yer almaktadır.)