Thoroughbred İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Thoroughbred İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Thoroughbred Nedir?


Thoroughbred, yarış atları için kullanılan bir terimdir ve safkan atlar için kullanılır. Safkanlığı belirli standartları karşılayan atların üremesi sonucu elde edilen bir at cinsi olarak tanımlanabilir.

Örnek Cümleler:


1.

Thoroughbred horses are known for their speed and agility.

(Thoroughbred atlar, hızlı ve çevik olmalarıyla tanınırlar.)
2.

He spent a fortune on buying a thoroughbred racehorse.

(O, bir thoroughbred yarış atı satın almak için bir servet harcadı.)
3.

Thoroughbred breeding is a complex process that requires a lot of expertise.

(Thoroughbred üretimi, çok sayıda uzmanlık gerektiren karmaşık bir süreçtir.)
4.

She has been riding thoroughbred horses since she was a child.

(O, çocukluğundan beri thoroughbred atlarıyla binmekte.)
5.

Thoroughbred racing is a popular sport around the world.

(Thoroughbred yarışları, dünya çapında popüler bir spor dalıdır.)
6.

The jockey rode the thoroughbred to victory in the race.

(Jokey, yarışta thoroughbred’i zaferle bitirdi.)
7.

Thoroughbred horses require a lot of care and attention to maintain their health.

(Thoroughbred atlarının sağlıklarını korumak için çok sayıda bakım ve dikkat gereklidir.)
8.

He inherited a thoroughbred horse from his grandfather.

(O, büyükbabasından bir thoroughbred atı miras aldı.)
9.

Thoroughbred racing is a high-stakes industry with big rewards for winners.

(Thoroughbred yarışları, kazananlar için büyük ödüllerin bulunduğu yüksek riskli bir endüstridir.)
10.

The thoroughbred filly was sold for a record-breaking price at the auction.

(Thoroughbred kısrak, açık artırmada rekor kıran bir fiyata satıldı.)
11.

Thoroughbred horses are often used in show jumping competitions.

(Thoroughbred atlar, genellikle gösteri atlama yarışmalarında kullanılırlar.)
12.

The thoroughbred colt showed great promise as a racehorse.

(Thoroughbred tayı, bir yarış atı olarak büyük vaatler gösterdi.)
13.

Thoroughbred horses have been

bred for centuries for their speed, stamina, and beauty.

(Thoroughbred atları, yüzyıllardır hızları, dayanıklılıkları ve güzellikleri için üretiliyorlar.)
14.

The jockey had to train hard to ride the thoroughbred in the upcoming race.

(Jokey, yaklaşan yarışta thoroughbred’i binmek için sıkı antrenman yapmak zorunda kaldı.)

  1. Thoroughbred horses are often used in breeding programs to improve the quality of other horse breeds.

    (Thoroughbred atları, diğer at ırklarının kalitesini artırmak için üretim programlarında sıkça kullanılırlar.)

  2. She loves watching thoroughbred races and often attends them with her friends.

    (O, thoroughbred yarışlarını izlemeyi sever ve sık sık arkadaşlarıyla birlikte izler.)

  3. Thoroughbred horses are typically very expensive to buy and maintain.

    (Thoroughbred atları genellikle satın almak ve bakımını yapmak için çok pahalıdırlar.)

  4. The thoroughbred stallion was the pride of the breeding farm.

    (Thoroughbred aygırı, üretim çiftliğinin gururu idi.)

  5. Thoroughbred horses are trained to run at high speeds for short distances.

    (Thoroughbred atları, kısa mesafelerde yüksek hızda koşmak için eğitilirler.)

  6. She dreamed of owning a thoroughbred horse since she was a little girl.

    (O, küçük bir kızken bir thoroughbred atı sahibi olma hayali kuruyordu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.