Think İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Think İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Think İle İlgili Cümleler

Think, Türkçe’de “düşünmek” anlamına gelir. İngilizce cümle içinde kullanımına örnekler şu şekildedir:

1. I think we should leave early to avoid traffic. (Sanırım erken çıkmalıyız ki trafikten kaçınalım.)
2. She thinks that the movie will be boring. (O, filmin sıkıcı olacağını düşünüyor.)
3. I don’t think I can finish this project by myself. (Bunu tek başıma bitirebileceğimi sanmıyorum.)
4. He thinks he can beat me in a game of chess. (O, beni satranç oyununda yenebileceğini düşünüyor.)
5. They think that the new restaurant is very good. (Onlar, yeni restoranın çok iyi olduğunu düşünüyorlar.)
6. I think it’s going to rain tonight. (Bu gece yağmur yağacağını düşünüyorum.)
7. Do you think we should buy this car? (Bu arabayı almamız gerektiğini düşünüyor musun?)
8. She thinks she’s going to fail the exam. (O, sınavdan kalacağını düşünüyor.)
9. I think we need to hire more staff. (Daha fazla personel almanın gerektiğini düşünüyorum.)
10. He thinks that he’s the best player on the team. (O, takımdaki en iyi oyuncu olduğunu düşünüyor.)
11. They think that the company should invest in new technology. (Şirketin yeni teknolojiye yatırım yapması gerektiğini düşünüyorlar.)
12. I don’t think we’ll have time to finish this before the deadline. (Bu işi süre dolmadan bitiremeyeceğimizi sanmıyorum.)
13. She thinks that he’s lying to her. (O, kendisine yalan söylediğini düşünüyor.)
14. Do you think we’ll be able to catch the last train? (Son treni yakalayabileceğimizi düşünüyor musun?)
15. He thinks that he deserves a promotion. (O, terfi etmeyi hak ettiğini düşünüyor.)
16. They think that the government needs to do more to address climate change. (Hükümetin iklim değişikliğiyle ilgili daha fazla şey yapması gerektiğini düşünüyorlar.)
17. I think we should cancel the trip due to the bad weather. (Kötü hava nedeniyle seyahati iptal etmemiz gerektiğini düşünüyorum.)

She thinks that he’s the one for her. (O, onun için doğru kişi olduğunu düşünüyor.)

19. Do you think we should order pizza for dinner? (Akşam yemeği için pizza söylememiz gerektiğini düşünüyor musun?)
20. They think that the new policy will have a negative impact on the company. (Yeni politikanın şirkete olumsuz etkisi olacağını düşünüyorlar.)