Things İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Things İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Things Kelimesinin Türkçe Anlamı:

Things kelimesi “şeyler” anlamına gelir. Genellikle belirli bir nesne veya konudan bahsederken kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. Things are not always what they seem. (Şeyler her zaman göründükleri gibi değildir.)
  2. She collects strange things like old coins and vintage postcards. (O, eski paralar ve antika kartpostallar gibi tuhaf şeyler biriktiriyor.)
  3. The company needs to sort out a few things before they launch the new product. (Şirket, yeni ürünlerini piyasaya sürmeden önce birkaç şeyi düzenlemeli.)
  4. One of the most important things in life is to be kind to others. (Hayatta en önemli şeylerden biri, diğer insanlara nazik olmaktır.)
  5. We have to pack up our things and move out of this apartment by the end of the month. (Bu daireden çıkıp eşyalarımızı paketlememiz ve ay sonuna kadar taşınmamız gerekiyor.)
  6. The teacher asked us to write a list of things we are grateful for. (Öğretmen, neye minnettar olduğumuzun bir listesini yazmamızı istedi.)
  7. My sister has a talent for fixing broken things around the house. (Kız kardeşim evde bozuk şeyleri tamir etme konusunda bir yeteneğe sahip.)
  8. It’s important to take care of your things so they last longer. (Eşyalarınıza iyi bakmak, daha uzun süre dayanmaları için önemlidir.)
  9. She loves to browse through antique shops, looking for interesting things to add to her collection. (O, koleksiyonuna eklemek için ilginç şeyler arayan antika dükkanlarında gezinmeyi seviyor.)
  10. The report highlights several important things that need to be addressed before the project can move forward. (Rapor, projenin ilerleyebilmesi için ele alınması gereken birkaç önemli şeyi vurguluyor.)
  11. He likes to keep his things organized and tidy, so he spends a lot of time cleaning and decluttering. (O, eşyalarını düzenli ve düzenli tutmayı sever, bu

    yüzden çok zamanını temizleyerek ve gereksiz şeyleri atmaya harcar.)

  12. There are a few things I want to talk to you about before we make a decision. (Karar vermeden önce seninle konuşmak istediğim birkaç şey var.)
  13. He lost his wallet and all of his things were inside, including his ID and credit cards. (Cüzdanını kaybetti ve kimliği ve kredi kartları dahil tüm şeyleri içindeydi.)
  14. The new apartment is great, but we still need a few things like curtains and a rug to make it feel like home. (Yeni daire harika, ama ev gibi hissettirmek için perde ve bir halı gibi birkaç şeye ihtiyacımız var.)
  15. She has a habit of collecting strange things like insects and animal bones. (O, böcekler ve hayvan kemikleri gibi tuhaf şeyleri biriktirme alışkanlığına sahip.)
  16. One of the hardest things to do in life is to forgive someone who has hurt you deeply. (Hayatta yapılması en zor şeylerden biri, derinden incitmiş birine affetmektir.)
  17. He keeps a list of all the important things he needs to do each day to stay organized. (Düzenli kalabilmek için her gün yapması gereken tüm önemli şeylerin bir listesini tutar.)
  18. She lost her phone and all of her things on it, like her contacts and photos. (Telefonunu kaybetti ve kişileri ve fotoğrafları gibi tüm şeyleri kaybetti.)
  19. One of the most difficult things about moving to a new city is making new friends. (Yeni bir şehre taşınmanın en zor şeylerinden biri, yeni arkadaşlar edinmektir.)
  20. He likes to collect old vinyl records and other vintage things from the 1960s. (O, 1960’lardan eski vinil kayıtları ve diğer antika şeyleri toplamayı sever.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.