Temporary İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Temporary İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Temporary (Geçici)

Temporary kelimesi, bir süreliğine veya geçici olarak yapılan veya kullanılan bir şeyi ifade eder.

1. I need to find a temporary solution until I can fix my car. (Arabamı tamir edene kadar geçici bir çözüm bulmam gerekiyor.)
2. She’s only taking a temporary leave from work. (Sadece geçici bir izin alıyor.)
3. The company hired a temporary worker to fill in for the receptionist. (Şirket, resepsiyoniste yerine geçici bir işçi tuttu.)
4. The power outage was only temporary and was quickly resolved. (Elektrik kesintisi sadece geçiciydi ve hızlıca çözüldü.)
5. The store set up a temporary display for the new product. (Mağaza, yeni ürün için geçici bir teşhir düzenledi.)
6. He’s staying in a temporary apartment until he finds a permanent place to live. (Kalıcı bir yer bulana kadar geçici bir dairede kalıyor.)
7. The construction site has a temporary fence around it. (İnşaat alanı etrafında geçici bir çit var.)
8. The company is experiencing temporary financial difficulties. (Şirket, geçici finansal zorluklar yaşıyor.)
9. The road closure was only temporary while repairs were made. (Yol kapanması sadece onarım yapılırken geçiciydi.)
10. The company is offering temporary discounts to attract more customers. (Şirket, daha fazla müşteri çekmek için geçici indirimler sunuyor.)
11. The hotel set up a temporary outdoor seating area for its guests. (Otel, misafirleri için geçici bir açık hava oturma alanı oluşturdu.)
12. She’s wearing a temporary crown until her permanent one is ready. (Kalıcı olanı hazır olana kadar geçici bir taç takıyor.)
13. The festival has a temporary stage set up in the park. (Festival, parkta geçici bir sahne kurdu.)
14. The company is using a temporary storage facility while its warehouse is being renovated. (Deposu yenilenirken şirket, geçici bir depolama tesisi kullanıyor.)
15. The bookstore is hiring temporary staff for the busy holiday season. (Kitapçı, yoğun tatil sezonu için geçici personel işe alıyor.)
16. The hotel is offering a temporary shuttle service while its regular shuttle is being repaired. (Otel, düzenli servisi tamir edilirken geçici bir shuttle servisi sunuyor.)
17. The city put up temporary signs to direct traffic during the road closure. (Şehir, yol kapatma sırasında trafik yönlendirmesi için geçici işaretler yerleştirdi.)
18. The company is renting a temporary office space until its new building is completed. (Yeni binası tamamlanana kadar şirket, geçici bir ofis alanı kiralıyor.)
19. The restaurant is using temporary menus while it prints new ones. (Yeni menüler basılırken restoran, geçici menüler kullanıyor.)
20. The university is providing temporary housing for students who were displaced by the flood. (Üniversite, sel

nedeniyle yerinden edilen öğrenciler için geçici konut sağlıyor.)