Take Precedence Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Take Precedence Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“İle” Prepositionunun İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İle, iki veya daha fazla nesne, kişi veya fikir arasındaki ilişkiyi ifade eden bir önlemdir. Aşağıda, “ile” prepositionunun İngilizce cümlelerde kullanımına örnekler verilmiştir:

1. I went to the beach with my friends. (Arkadaşlarımla plaja gittim.)
2. She had a glass of wine with her dinner. (Akşam yemeğiyle birlikte bir bardak şarap içti.)
3. He was talking with his boss about the project. (Patronuyla proje hakkında konuşuyordu.)
4. I bought some books for my sister with my credit card. (Kredi kartımla kız kardeşim için bazı kitaplar aldım.)
5. She always listens to music while she’s exercising. (Egzersiz yaparken her zaman müzik dinler.)
6. He’s going to the party with his girlfriend. (Kız arkadaşıyla partiye gidiyor.)
7. We’re going to the concert with our neighbors. (Komşularımızla konsere gidiyoruz.)
8. She’s studying biology along with chemistry. (Kimya ile birlikte biyoloji çalışıyor.)
9. He’s meeting with his lawyer to discuss the contract. (Sözleşmeyi görüşmek için avukatıyla buluşuyor.)
10. They traveled to Europe with their children. (Çocuklarıyla Avrupa’ya seyahat ettiler.)
11. She bought a new car with her savings. (Biriktirdiği para ile yeni bir araba satın aldı.)
12. He always wakes up early along with his wife. (Eşiyle birlikte her zaman erken kalkar.)
13. They had a picnic with their friends. (Arkadaşlarıyla piknik yaptılar.)
14. She watched a movie with her boyfriend. (Erkek arkadaşıyla bir film izledi.)
15. He went to the mall with his sister. (Kız kardeşiyle alışverişe gitti.)
16. We celebrated New Year’s Eve with our family. (Ailemizle yılbaşı kutlaması yaptık.)
17. She learned French along with Spanish in college. (Üniversitede İspanyolca ile birlikte Fransızca da öğrendi.)
18. He was watching the game with his friends at the bar. (Arkadaşlarıyla barda maç izliyordu.)
19. They traveled to Asia with their parents. (Ebeveynleriyle Asya’ya seyahat ettiler.)
20. She’s going to the gym with her personal trainer. (Kişisel antrenörüyle spor salonuna gidiyor.)

21. He made dinner with his girlfriend. (Kız arkadaşıyla akşam yemeği hazırladı.)
22. They went on a road trip with their cousins. (Kuzenleriyle yolculuğa çıktılar.)
23. She’s taking a dance class with her best friend. (En iyi arkadaşıyla dans dersi alıyor.)
24. He went to the concert with his coworkers. (İş arkadaşlarıyla konsere gitti.)
25. They went hiking with their dog. (Köpekleriyle yürüyüşe çıktılar.)
26. She’s working on a project with her team. (Takımıyla bir proje üzerinde çalışıyor.)
27. He went fishing with his grandfather. (Dedesiyle balığa çıktı.)
28. They had a picnic with their extended family. (Geniş aileleriyle piknik yaptılar.)
29. She’s studying for the exam with her classmates. (Sınıf arkadaşlarıyla sınava hazırlanıyor.)
30. He’s playing basketball with his friends. (Arkadaşlarıyla basketbol oynuyor.)