Take Long İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Take Long İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Long İle İlgili Cümleler

Long, “uzun” anlamına gelir ve İngilizce dilinde sıkça kullanılan bir kelime olarak karşımıza çıkar. İşte Long kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

  1. She has long hair. (Uzun saçları var.)
  2. We waited for a long time. (Uzun bir süre bekledik.)
  3. The movie was too long. (Film çok uzundu.)
  4. The dress is too long for her. (Elbise ona göre çok uzun.)
  5. He took a long bath. (Uzun bir banyo yaptı.)
  6. She went for a long walk. (Uzun bir yürüyüşe çıktı.)
  7. The road was long and winding. (Yol uzun ve virajlıydı.)
  8. They have been friends for a long time. (Uzun süredir arkadaşlar.)
  9. It’s a long way to the top. (Zirveye çıkmak için uzun bir yol var.)
  10. The lecture was very long and boring. (Ders çok uzun ve sıkıcıydı.)
  11. She has a long list of things to do. (Yapılacak uzun bir listesi var.)
  12. The river is very long and wide. (Nehir çok uzun ve geniş.)
  13. It’s been a long day at work. (İşte uzun bir gün oldu.)
  14. He has a long history of working in this industry. (Bu sektörde uzun bir geçmişi var.)
  15. The tunnel is very long and dark. (Tünel çok uzun ve karanlık.)
  16. The book is too long to read in one sitting. (Kitap tek seferde okumak için çok uzun.)
  17. The plane ride was long and tiring. (Uçak yolculuğu uzun ve yorucuydu.)
  18. She gave a long speech at the conference. (Konferansta uzun bir konuşma yaptı.)
  19. He has a long way to go before he becomes a professional. (Profesyonel olmadan önce uzun bir yolu var.)
  20. The winter in this region is long and harsh. (Bu bölgedeki kışlar uzun ve sert geçer.)

Bu cümlelerde “long” kelimesi “uzun” anlamında kullanılmaktadır.

  1. They had a long discussion about the issue. (Konu hakkında uzun bir tartışma yaptılar.)
  2. The line at the amusement park was long. (Eğlence parkındaki sıra uzundu.)
  3. The ship took a long journey across the ocean. (Gemisi okyanusun ötesinde uzun bir yolculuk yaptı.)
  4. She has a long memory and never forgets anything. (Uzun bir hafızası var ve hiçbir şeyi unutmaz.)
  5. He has a long way to go before he reaches his goal. (Hedefine ulaşmadan önce uzun bir yolu var.)
  6. The caterpillar turned into a beautiful butterfly after a long time. (Tırtıl uzun bir süreden sonra güzel bir kelebek haline dönüştü.)
  7. The concert was so long that some people fell asleep. (Konser o kadar uzundu ki bazı insanlar uyuya kaldı.)
  8. She wore a long dress to the wedding. (Düğüne uzun bir elbise giydi.)
  9. The wait for the food at the restaurant was too long. (Restoranda yiyecekleri beklemek çok uzun sürdü.)
  10. He has a long way to recover from his injury. (Yaralanmasından kurtulmak için uzun bir yolu var.)

Bu cümlelerde de “long” kelimesi “uzun” anlamında kullanılmaktadır ve farklı durum ve konularda çeşitli cümle örnekleri verilmiştir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.