Take Hold Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Take Hold Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Take Hold Of İle İlgili Cümleler

Take Hold Of, bir şeyi sıkıca tutmak, kavramak veya kontrol altına almak anlamına gelir.

1. She took hold of his hand and led him to the dance floor. (Elinden tuttu ve onu dans pistine götürdü.)
2. It’s important to take hold of your life and make the most of it. (Hayatınızın kontrolünü elinize almak ve en iyisini yapmak önemlidir.)
3. He took hold of the steering wheel and started driving. (Direksiyonu tuttu ve arabayı çalıştırdı.)
4. The company needs to take hold of the situation before it gets worse. (Şirket, durum daha da kötüleşmeden önce durumu kontrol altına almalı.)
5. She took hold of her nerves and gave the speech flawlessly. (Sinirlerini kontrol altına aldı ve konuşmayı kusursuz bir şekilde verdi.)
6. You need to take hold of your finances and start saving for the future. (Finansal durumunuzu kontrol altına almalı ve gelecek için tasarruf yapmaya başlamalısınız.)
7. He took hold of the opportunity and made the most of it. (Fırsatı yakaladı ve en iyisini yaptı.)
8. It’s important to take hold of your emotions and not let them control you. (Duygularınızı kontrol altına almak ve sizin üzerinizde kontrol sahibi olmalarına izin vermemek önemlidir.)
9. The teacher took hold of the classroom and established order. (Öğretmen sınıfı kontrol altına aldı ve düzeni sağladı.)
10. She took hold of the leash and walked the dog around the park. (Tasmayı tuttu ve köpeği parkın etrafında gezdirdi.)
11. He took hold of the situation and solved the problem. (Durumu ele aldı ve sorunu çözdü.)
12. You need to take hold of your health and start exercising regularly. (Sağlığınızı kontrol altına almalı ve düzenli egzersiz yapmaya başlamalısınız.)
13. She took hold of her career and worked hard to achieve her goals. (Kariyerinin kontrolünü eline aldı ve hedeflerine ulaşmak için çalıştı.)
14. The police took hold of the suspect and brought him in for questioning. (Polis, şüpheliyi tuttu ve sorguya çekmek için getirdi.)
15. He took hold of the hammer and started pounding the nails into the wood. (Çekici tuttu ve çivileri tahtaya çakmaya başladı.)
16. The coach took hold of the team and motivated them to win the game. (Antrenör takımı kontrol altına aldı ve maçı kazanmak için motive etti.)
17. You need to take hold of your time and use it wisely. (Zamanınızı kontrol altına almalı ve akıllıca kullanmalısınız.)
18. She took hold of the recipe and started cooking dinner. (Tarifi tuttu ve akşam yemeği yapmaya başladı.)
19. He took hold of the situation and prevented a

potential disaster from occurring. (Durumu ele aldı ve olası bir felaketi önledi.)
20. It’s important to take hold of your thoughts and not let negativity control your mindset. (Düşüncelerinizi kontrol altına almak ve olumsuzluğun zihninizi ele geçirmesine izin vermemek önemlidir.)