Swindle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Swindle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Swindle: Dolandırıcılık, hile, aldatmaca

  1. He swindled his friend out of $500.
    (O, arkadaşını 500 dolar dolandırdı.)
  2. The company was accused of swindling its customers.
    (Şirket, müşterilerini dolandırmakla suçlandı.)
  3. She was swindled by an online scam.
    (O, çevrimiçi bir dolandırıcılıkla dolandırıldı.)
  4. The salesman tried to swindle me into buying a faulty product.
    (Satıcı, bana arızalı bir ürün almaya kandırmaya çalıştı.)
  5. He used a fake identity to swindle the elderly couple.
    (O, yaşlı çifti dolandırmak için sahte bir kimlik kullandı.)
  6. The politician was caught in a swindle involving bribes.
    (Siyasetçi, rüşvetlerle ilgili bir dolandırıcılıkta yakalandı.)
  7. They swindled investors out of millions of dollars.
    (Olarak, yatırımcıları milyonlarca dolar dolandırdılar.)
  8. The con artist was skilled at swindling people.
    (Sahtekar, insanları dolandırmada yetenekliydi.)
  9. She fell victim to a swindle involving fake lottery tickets.
    (O, sahte piyango biletleriyle ilgili bir dolandırıcılık kurbanı oldu.)
  10. He was arrested for attempting to swindle a wealthy businessman.
    (O, zengin bir iş adamını dolandırmaya çalıştığı için tutuklandı.)
  11. The bank teller was fired for participating in a swindle.
    (Banka memuru, bir dolandırıcılığa katıldığı için işten çıkarıldı.)
  12. The swindle involved fake investment opportunities.
    (Dolandırıcılık, sahte yatırım fırsatlarını içeriyordu.)
  13. He was accused of swindling his way into a high-paying job.
    (O, yüksek ücretli bir işe dolandırarak girdiği iddia edildi.)
  14. She was swindled by a smooth-talking con artist.
    (O, pürüzsüz konuşan bir sahtekar tarafından dolandırıldı.)
  15. The scam artist used a variety of swindling techniques.
    (Dolandırıcı sanatçı, çeşitli dolandırıcılık teknikleri kullandı.)
  16. The company’s CEO was involved in a massive swindle.
    (Şirketin CEO’su, büyük bir dolandırıcılığın içindeydi.)
  17. The swindle was discovered after an investigation by the police.
    (Dolandırıcılık, polis tarafından yapılan bir araştırmanın ardından keşfedildi.)
  18. The elderly woman was a frequent target of swindlers.
    (Yaşlı kadın, dolandırıcı
  1. The victims of the swindle were promised high returns on their investments.
    (Dolandırıcılık mağdurlarına yatırımlarından yüksek getiriler vaat edildi.)
  2. He felt ashamed after realizing he had been involved in a swindle.
    (O, bir dolandırıcılığın içinde olduğunu fark ettikten sonra utanç duydu.)

Note: It is important to remember that swindling is illegal and unethical. Always be cautious and do your research before making any financial transactions or investments.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.