Swamp İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Swamp İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Swamp Nedir?

Swamp, sulu, çamur ve bitki örtüsüyle kaplı bataklık alanlara verilen bir isimdir. Su seviyesi sürekli yüksek olan bu alanlar, genellikle çamur, balçık ve organik maddelerden oluşur.

Örnek Cümleler:

1. The swamp was home to a variety of wildlife. (Bataklık alanı, çeşitli yaban hayatına ev sahipliği yapıyordu.)
2. The hikers had to cross a swamp to reach their destination. (Yürüyüşçüler, varış noktalarına ulaşmak için bir bataklığı geçmek zorunda kaldılar.)
3. The swamp was teeming with mosquitos. (Bataklık alanı sivrisineklerle doluydu.)
4. The alligator was lurking in the murky waters of the swamp. (Timsah, bataklığın bulanık sularında pusuyu bekliyordu.)
5. The swamp was surrounded by dense forest. (Bataklık alanı, yoğun ormanlarla çevriliydi.)
6. The team had to navigate through the treacherous swamp. (Ekip, tehlikeli bataklık alanından geçmek zorundaydı.)
7. The swamp provided a vital source of water for nearby communities. (Bataklık, yakındaki topluluklar için hayati bir su kaynağı sağladı.)
8. The swamp was shrouded in mist and fog. (Bataklık, sis ve gizemli bir dumanla kaplıydı.)
9. The hunters searched the swamp for hours but found nothing. (Avcılar saatlerce bataklığı aradılar ancak hiçbir şey bulamadılar.)
10. The swamp was a natural barrier between the two kingdoms. (Bataklık, iki krarlığı ayıran doğal bir engeldi.)
11. The swamp was full of quicksand and dangerous sinkholes. (Bataklık, çabuk kumları ve tehlikeli çukurlarla doluydu.)
12. The swamp was home to many rare and endangered species. (Bataklık, birçok nadir ve tehlike altındaki türün evi olmuştu.)
13. The swamp was a popular spot for birdwatchers. (Bataklık alanı, kuş gözlemcileri için popüler bir yerdi.)
14. The swamp was an important part of the local ecosystem. (Bataklık alanı, yerel ekosistemin önemli bir parçasıyd

15. The swamp was a challenging terrain for the expedition. (Bataklık alanı, keşif gezisi için zorlu bir arazi idi.)
16. The swamp was a breeding ground for many species of amphibians. (Bataklık alanı, birçok amfibik türün üreme alanıydı.)
17. The swamp was full of mud and muck. (Bataklık, çamur ve pislikle doluydu.)
18. The swamp was known to locals as a haunted place. (Bataklık alanı, yerliler tarafından hayaletli bir yer olarak bilinirdi.)
19. The swamp was a popular location for filmmakers shooting horror movies. (Bataklık, korku filmleri çeken yapımcılar için popüler bir mekandı.)
20. The swamp was transformed into a nature reserve to protect its unique ecosystem. (Bataklık, benzersiz ekosistemini korumak için bir doğa rezervine dönüştürüldü.)

Türkçe Karşılıkları:

1. Bataklık alanı
2. Varış noktasına ulaşmak için bir bataklığı geçmek zorunda kalmak
3. Sivrisineklerle dolu
4. Timsah, bataklığın bulanık sularında pusuyu bekliyor
5. Yoğun ormanlarla çevrili
6. Tehlikeli bataklık alanından geçmek zorunda kalmak
7. Yakındaki topluluklar için hayati bir su kaynağı sağlamak
8. Sis ve gizemli bir dumanla kaplı
9. Bataklığı aramak
10. İki krarlığı ayıran doğal bir engel
11. Çabuk kumları ve tehlikeli çukurlarla dolu
12. Nadir ve tehlike altındaki türlerin evi
13. Kuş gözlemcileri için popüler bir yer
14. Yerel ekosistemin önemli bir parçası
15. Keşif gezisi için zorlu bir arazi
16. Birçok amfibik türün üreme alanı
17. Çamur ve pislikle dolu
18. Hayaletli bir yer olarak bilinmek
19. Korku filmleri çeken yapımcılar için popüler bir mekan
20. Benzersiz ekosistemini korumak için doğa rezervine dönüştürülen bataklık alanı