Surreal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Surreal
Surreal kelimesinin Türkçe anlamı “gerçeküstü” veya “sürrealist” anlamına gelmektedir. Bu kelime özellikle sanat ve edebiyat alanlarında kullanılmaktadır.
- The surreal paintings of Salvador Dali are famous all over the world. (Salvador Dali’nin gerçeküstü resimleri dünya çapında ünlüdür.)
- The movie was so surreal that it felt like a dream. (Film o kadar gerçeküstüydü ki rüya gibi hissettirdi.)
- The surreal atmosphere of the abandoned building gave me chills. (Terk edilmiş binanın gerçeküstü atmosferi beni ürküttü.)
- The novel was full of surreal imagery and symbolism. (Roman gerçeküstü imgeler ve sembollerle doluydu.)
- The surrealist movement in art was influenced by Freudian psychology. (Sanattaki sürrealist hareket Freudcu psikoloji tarafından etkilendi.)
- The surreal landscape of the desert was both beautiful and eerie. (Çölün gerçeküstü manzarası hem güzel hem de ürkütücüydü.)
- The artist created a surreal sculpture out of recycled materials. (Sanatçı geri dönüştürülmüş malzemelerden gerçeküstü bir heykel yarattı.)
- The surrealistic film challenged the viewer’s perceptions of reality. (Gerçeküstü film izleyicinin gerçeklik algısını sınadı.)
- The writer used surrealistic elements to convey a sense of confusion and disorientation. (Yazar, kafa karışıklığı ve oryantasyon hissi vermek için gerçeküstü öğeler kullandı.)
- The surreal quality of the dream made it hard to distinguish between reality and imagination. (Rüyanın gerçeküstü niteliği, gerçeklik ve hayal gücü arasındaki farkı ayırt etmeyi zorlaştırdı.)
- The surrealist artist was known for his bizarre and unconventional creations. (Sürrealist sanatçı, tuhaf ve sıradışı eserleriyle tanınırdı.)
- The surrealistic novel was difficult to understand, but it left a lasting impression on me. (Gerçeküstü roman anlaşılması zordu, ama üzerimde kalıcı bir etki bıraktı.)
- The filmmaker used surrealistic imagery to explore the subconscious mind. (Yapımcı, bilinçaltını keşfetmek için gerçeküstü imgeler kull
- The surrealistic play challenged traditional theatrical conventions. (Gerçeküstü oyun, geleneksel tiyatro kurallarına meydan okudu.)
- The artist’s surrealistic style was influenced by his experiences with drugs. (Sanatçının gerçeküstü tarzı uyuşturucu deneyimlerinden etkilendi.)
- The surrealistic landscape painting was full of unexpected juxtapositions. (Gerçeküstü manzara resmi beklenmedik karşıtlıklarla doluydu.)
- The writer used surrealistic imagery to convey the characters’ inner turmoil. (Yazar, karakterlerin iç çekişmelerini anlatmak için gerçeküstü imgeler kullandı.)
- The surrealistic elements in the film added to its dreamlike quality. (Filmin gerçeküstü öğeleri, rüya gibi niteliğine katkıda bulundu.)
- The artist’s use of bright colors in his surrealistic paintings created a sense of whimsy and playfulness. (Sanatçının gerçeküstü resimlerinde canlı renkler kullanması, bir neşe ve oyunculuk hissi yarattı.)
- The surrealistic sculpture was a strange and unsettling presence in the art gallery. (Gerçeküstü heykel, sanat galerisinde tuhaf ve rahatsız edici bir varlıktı.)
Hemen Yorum Yaz