Subtract İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Subtract İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Subtract Nedir?

Subtract kelimesi, matematiksel olarak çıkarmak, eksiltmek veya azaltmak anlamına gelir. İngilizce cümlelerde sık sık kullanılır ve genellikle matematiksel işlemler veya miktarların karşılaştırılması hakkında konuşurken kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. I need to subtract five from ten. (Ben ondan beş çıkarmam gerekiyor.)
2. She subtracted the discount from the total price. (O indirim tutarını toplam fiyattan çıkardı.)
3. If you subtract 20 from 100, the result is 80. (Eğer yüzden yirmi çıkartırsan sonuç 80 olur.)
4. The company will subtract the expenses from the profits. (Şirket, giderleri kazançtan düşecek.)
5. He always forgets to subtract taxes from his income. (O, gelirinden vergiyi çıkarmayı her zaman unutur.)
6. You can subtract the smaller number from the larger one. (Daha küçük sayıyı daha büyük sayıdan çıkarabilirsiniz.)
7. If you subtract the shipping fees, the price is reasonable. (Gönderim ücretlerini çıkartırsanız, fiyat makul olur.)
8. Don’t forget to subtract the bonus from the final amount. (Son tutardan primi çıkarmayı unutma.)
9. The teacher asked us to subtract two from ten. (Öğretmen bize ondan iki çıkarmamızı söyledi.)
10. If you subtract the interest, the loan will be more affordable. (Faizleri çıkartırsanız, kredi daha uygun hale gelir.)
11. He forgot to subtract the cost of the materials from the total bill. (Toplam faturadan malzeme maliyetini çıkarmayı unuttu.)
12. The result is obtained by subtracting one number from another. (Sonuç, bir sayıdan diğerini çıkararak elde edilir.)
13. We need to subtract the hours worked from the total bill. (Toplam faturadan çalışılan saatleri çıkarmamız gerekiyor.)
14. If you subtract the time spent in traffic, the journey is not long. (Trafikte geçen süreyi çıkartırsanız, yolculuk uzun değil.)
15. She subtracted the cost of the damaged goods from the invoice. (O, faturadan hasar görmüş malların maliyetini çıkardı.)
16. You can subtract the tax amount from the item price. (Öğe fiyatından vergi tutarını çıkarabilirsiniz.)
17. If you subtract the number of absences, her attendance is perfect. (Devamsızlıkları çıkartırsanız, devamı mükemmel.)
18. The program subtracts the

values entered by the user and displays the result. (Program, kullanıcının girdiği değerleri çıkarır ve sonucu gösterir.)
19. If you subtract the cost of the meal, the tip is reasonable. (Yemek masrafını çıkartırsanız, bahşiş makul olur.)

20. The calculator can subtract multiple numbers at once. (Hesap makinesi aynı anda birden fazla sayıyı çıkarabilir.)