
Stupidity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Stupidity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Stupidity Türkçe anlamı: Aptallık, saflık, ahmaklık
- John’s stupidity never fails to amaze me. (John’un aptallığı beni her zaman şaşırtıyor.)
- Don’t mistake my kindness for stupidity. (Benim nezaketimi aptallıkla karıştırma.)
- It’s not a lack of intelligence, it’s just sheer stupidity. (Bu zeka eksikliği değil, saf aptallık.)
- Your stupidity is beyond measure. (Senin ahmaklığın ölçülemez.)
- It takes a certain level of stupidity to believe in some conspiracy theories. (Bazı komplo teorilerine inanmak için belli bir seviyede aptallık gerekiyor.)
- His decision was an act of sheer stupidity. (Kararı saf aptallıktı.)
- You can’t fix stupidity. (Aptallığı düzeltemezsin.)
- The world is full of stupidity and ignorance. (Dünya aptallık ve cehaletle dolu.)
- It’s hard to argue with stupidity. (Aptallıkla tartışmak zordur.)
- Only someone with pure stupidity would fall for that scam. (Sadece saf aptallıkla biri o dolandırıcılığa düşer.)
- Your stupidity is putting everyone in danger. (Senin saflığın herkesi tehlikeye sokuyor.)
- Sometimes, stupidity can be entertaining to watch. (Bazen, aptallık izlemesi eğlenceli olabilir.)
- Stupidity is not an excuse for bad behavior. (Aptallık kötü davranışlar için bir bahane değildir.)
- Your stupidity is holding you back from success. (Senin ahmaklığın başarıya engel oluyor.)
- Don’t let your momentary stupidity define you. (Geçici ahmaklığın seni tanımlamasına izin verme.)
- The consequences of stupidity can be devastating. (Aptallığın sonuçları yıkıcı olabilir.)
- Your stupidity is making this situation worse. (Senin saflığın bu durumu daha da kötüleştiriyor.)
- Ignorance can be fixed, but stupidity is forever. (Cehalet düzeltilebilir, ancak aptallık sonsuza kadar kalır.)
- His actions were a clear display of his stupidity. (Onun eylemleri açıkça aptallığını gösterdi.)
- Stupidity is not a trait to be proud of. (Aptallıkla övünülecek bir özellik değildir.)
- I can’t believe the level of stupidity in that decision. (O kararda bulunan aptallık seviyesine inanamıyorum.)
- Some people mistake arrogance for stupidity. (Bazı insanlar kendini beğenmişliği aptallıkla karıştırırlar.)
- Stupidity can be contagious if you’re not careful. (Aptallık, dikkatli olmadığınızda bulaşıcı olabilir.)
- Your stupidity is making you miss out on opportunities. (Senin ahmaklığın sana fırsatları kaçırıyor.)
- It’s amazing how far someone can go with sheer stupidity and confidence. (Saf aptallık ve özgüvenle birinin nereye kadar gidebileceği şaşırtıcıdır.)
- Some people seem to embrace their own stupidity. (Bazı insanlar kendi aptallıklarını benimser gibi görünürler.)
- It’s hard to take someone seriously when they display such obvious stupidity. (Açıkça aptal olduklarını gösteren biriyle ciddiye almak zordur.)
- Your stupidity is not an excuse for your irresponsible behavior. (Senin ahmaklığın sorumsuz davranışların için bir mazeret değildir.)
- It’s important to learn from your mistakes and not repeat the same acts of stupidity. (Hatalarından ders çıkarmak ve aynı aptallıkları tekrarlamamak önemlidir.)
- Stupidity can be amusing at times, but it’s not something to aspire to. (Aptallık bazen eğlenceli olabilir, ancak ona hayranlık duyulacak bir şey değildir.)
Hemen Yorum Yaz