Stonewalling İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stonewalling İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stonewalling Nedir?

Stonewalling, bir tartışmada kişinin konuşmaktan kaçınarak, sessiz kalması veya konuşmayı kesmesi anlamına gelir. Bu durumda, kişi diyalogdan kaçınmak için herhangi bir yararlı bilgi veya fikir sunmaz.

Örnek Cümleler:

1. Whenever we have an argument, he resorts to stonewalling me. (Herhangi bir tartışmamız olduğunda, bana sessiz kalarak karşılık veriyor.)
2. Stonewalling is not an effective way to solve problems. (Sessiz kalmak sorunları çözmenin etkili bir yolu değildir.)
3. My boss stonewalled me when I tried to discuss my concerns with him. (Patronum, endişelerimi tartışmak için ona geldiğimde sessiz kaldı.)
4. He stonewalled the entire negotiation process. (O, tüm müzakere sürecinde sessiz kaldı.)
5. Stonewalling only creates more tension and misunderstandings. (Sessiz kalmak sadece daha fazla gerilime ve yanlış anlamalara neden olur.)
6. I wish he would stop stonewalling and talk to me. (Keşke sessiz kalmayı bırakıp benimle konuşsa.)
7. Stonewalling is a sign of emotional immaturity. (Sessiz kalmak, duygusal olgunluğun bir işaretidir.)
8. The politician stonewalled questions from the press about his controversial policies. (Siyasetçi, tartışmalı politikaları hakkındaki soruları yanıtlamayarak sessiz kaldı.)
9. Stonewalling is a common defense mechanism. (Sessiz kalmak, yaygın bir savunma mekanizmasıdır.)
10. The couple’s marriage was falling apart due to stonewalling. (Çiftin evliliği, sessiz kalmadan dolayı dağılmaya başladı.)
11. Stonewalling is often used as a way to avoid taking responsibility. (Sessiz kalmak, sorumluluktan kaçınmanın bir yolu olarak sıkça kullanılır.)
12. She stonewalled me when I asked her if she had cheated on the exam. (Sınavda kopya çekip çekmediğini sorduğumda, bana sessiz kaldı.)
13. Stonewalling can be a sign of a larger communication problem. (Sessiz kalmak, daha büyük bir iletişim sorununun işareti olabilir.)
14. I don’t like it when he stonewalls me. (Beni sessiz bıraktığında hoşlanmıyorum.)
15. The company’s stonewalling tactics are making customers lose trust. (Şirketin sessiz kalma taktikleri, müşterilerin güvenini kaybettiriyor.)
16. Stonewalling can lead to feelings of frustration and helplessness. (Sessiz kalmak, hayal kırıklığı ve çaresizlik hissi yaratabilir.)
17. She was stonewalled by the HR department when she asked for a

raise. (Maaş artışı istediğinde, İK departmanı tarafından sessiz bırakıldı.)
18. Stonewalling is often a sign of unresolved conflict. (Sessiz kalmak, genellikle çözülememiş bir çatışmanın işaretidir.)

19. He stonewalled the investigation by refusing to answer any questions. (Herhangi bir soruya cevap vermeyerek, soruşturmayı durdurdu.)
20. Stonewalling is not an effective way to communicate in a relationship. (Bir ilişkide iletişim kurmanın etkili bir yolu sessiz kalmak değildir.)