Knick Knack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Knick Knack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Knick Knack Nedir?

Knick Knack, dekoratif amaçlı kullanılan küçük objeler ya da süs eşyaları anlamına gelir. Bu tür objeler genellikle evlerde ya da işyerlerinde kullanılır ve görsel estetik değeri yüksektir.

Örnek Cümleler:

1. I love to collect knick-knacks from all over the world. (Dünyanın her yerinden küçük süs eşyaları toplamayı seviyorum.)
2. She has so many knick-knacks on her shelves that they are starting to look cluttered. (Rafında o kadar çok süs eşyası var ki, dağınık görünmeye başlıyorlar.)
3. My grandmother’s house is filled with all kinds of knick-knacks. (Büyükannemin evi her türlü süs eşyası ile dolu.)
4. The store has a great selection of knick-knacks for home decoration. (Mağaza, ev dekorasyonu için harika bir süs eşyası seçeneğine sahip.)
5. I found a cute knick-knack at the thrift store for only a dollar. (Başka yerdeki ikinci el mağazasında sadece bir dolarlık sevimli bir süs eşyası buldum.)
6. Her desk was covered in knick-knacks that she had collected over the years. (Masaüstü, yıllar içinde topladığı süs eşyalarıyla kaplıydı.)
7. The knick-knacks on the mantel added a nice touch to the living room. (Şöminedeki süs eşyaları, oturma odasına hoş bir dokunuş kattı.)
8. My aunt gave me a knick-knack from her trip to Paris. (Teyzem, Paris seyahatinden bir süs eşyası hediye etti.)
9. The antique shop had a beautiful collection of knick-knacks from the 1800s. (Antika mağazası, 1800’lü yıllardan kalma güzel bir süs eşyası koleksiyonuna sahipti.)
10. He didn’t have much furniture, but his knick-knacks gave his apartment a cozy feel. (Pek çok mobilyası yoktu, ancak süs eşyaları daireye sıcak bir hava kattı.)
11. She liked to rearrange her knick-knacks every few months for a fresh look. (Birkaç ayda bir süs eşyalarını yeniden düzenlemeyi seviyordu, böylece taze bir görünüm elde ediyordu.)
12. The knick-knacks on the window sill caught the sunlight and sparkled. (Pencere pervazındaki süs eşyaları güneş ışığını yakaladı ve parıldadı.)
13. The knick-knacks in the gift shop were all handmade by local artisans. (Hediyelik eşya mağazasındaki süs eşyaları, yerel zanaatkarlar tarafından el yapımıydı.)

14. The knick-knacks on the coffee table were carefully arranged to create a pleasing display. (Kahve masasındaki süs eşyaları, hoş bir görüntü oluşturmak için dikkatlice düzenlendi.)
15. She collected knick-knacks in every color of the rainbow. (Gökkuşağının her renginde süs eşyaları topladı.)
16. The knick-knacks in the antique store were quite expensive, but they were also very unique. (Antika dükkandaki süs eşyaları oldukça pahalıydı, ancak çok özeldiler.)
17. The knick-knacks on the bookshelf were so delicate that she was afraid to touch them. (Kitaplıkta bulunan süs eşyaları o kadar hassastı ki, onlara dokunmaktan korktu.)
18. I bought a few knick-knacks as souvenirs from my trip to Mexico. (Meksika seyahatimden birkaç süs eşyası hatıra olarak aldım.)
19. The knick-knacks in the antique store had a lot of history behind them. (Antika dükkandaki süs eşyalarının arkasında çok fazla tarih vardı.)
20. She had a special shelf in her bedroom just for her knick-knack collection. (Süs eşyası koleksiyonu için yatak odasındaki özel bir rafı vardı.)

(Türkçe Çeviriler kalın ve siyah renkli yazılmıştır.)