Stable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stable

Stable, “durağan, sabit, istikrarlı” anlamlarına gelmektedir. İşte “stable” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

1. The horse is very stable, it won’t move unless you ask it to. (At çok istikrarlı, siz istemedikçe hareket etmez.)
2. We need to keep the patient’s condition stable until the doctor arrives. (Doktor gelene kadar hastanın durumunu sabit tutmamız gerekiyor.)
3. A stable economy is important for the growth of any country. (İstikrarlı bir ekonomi, herhangi bir ülkenin büyümesi için önemlidir.)
4. The temperature inside the fridge needs to be kept stable. (Buzdolabındaki sıcaklık sabit tutulmalıdır.)
5. The company’s stock prices have been stable for the past year. (Şirketin hisse senedi fiyatları son bir yıldır sabit kalmıştır.)
6. I’m looking for a stable job with good benefits. (İyi avantajları olan sabit bir iş arıyorum.)
7. The building needs a stable foundation to withstand earthquakes. (Bina, depremlere dayanabilmesi için sağlam bir temele ihtiyaç duyar.)
8. She has a stable personality, you always know what to expect from her. (Kararlı bir kişiliği var, ondan ne bekleyeceğinizi her zaman bilirsiniz.)
9. We need to keep the ship stable in rough seas. (Şiddetli denizlerde gemiyi sabit tutmamız gerekiyor.)
10. The internet connection has been stable all day. (İnternet bağlantısı tüm gün boyunca sabit kaldı.)
11. The company’s finances are stable, they are not in danger of bankruptcy. (Şirketin finansal durumu stabil, iflas tehlikesi yok.)
12. The weather forecast predicts stable temperatures for the next week. (Hava durumu tahmini, önümüzdeki hafta için sabit sıcaklıklar öngörüyor.)
13. The horse was kept in a stable overnight. (At gece boyunca ahırda tutuldu.)
14. The patient’s vital signs are stable. (Hastanın hayati belirtileri sabit.)
15. The company has a stable customer base, they are loyal and continue to buy from us. (Şirketin stabil bir müşteri kitlesi var, sadık ve bize devam ediyorlar.)
    17. The stock market has been stable for the past few months. (Son birkaç aydır hisse senedi piyasası stabil kalmıştır.)
    18. The construction workers are building a stable for the horses. (İnşaat işçileri atlar için bir ahır inşa ediyorlar.)
    19. The company’s policies are stable, they haven’t changed in years. (Şirketin politikaları stabil, yıllardır değişmediler.)
    20. The government is trying to stabilize the country’s economy after a recession. (Hükümet, bir ekonomik durgunluktan sonra ülkenin ekonomisini stabilize etmeye çalışıyor.)