Spree İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spree İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spree Nedir?

Spree, İngilizce dilinde “çılgınca alışveriş yapmak” anlamına gelen bir kelime olarak kullanılır. Genellikle yoğun bir şekilde harcama yapmak anlamında kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. I went on a shopping spree and spent all my savings. (Bir alışveriş çılgınlığına kapıldım ve tüm birikimimi harcadım.)
  2. She went on a spending spree and bought everything she saw. (O, bir harcama çılgınlığına kapıldı ve gördüğü her şeyi satın aldı.)
  3. After receiving his bonus, he went on a shopping spree and bought a new car. (Primini aldıktan sonra, bir alışveriş çılgınlığına kapıldı ve yeni bir araba satın aldı.)
  4. I’m going on a shoe shopping spree this weekend. (Bu hafta sonu ayakkabı alışveriş çılgınlığına kapılacağım.)
  5. She went on a shopping spree with her friends and had a great time. (Arkadaşlarıyla bir alışveriş çılgınlığına kapıldı ve harika vakit geçirdi.)
  6. He went on a spending spree and bought a new house. (Bir harcama çılgınlığına kapıldı ve yeni bir ev satın aldı.)
  7. I went on a shopping spree and bought a new wardrobe. (Bir alışveriş çılgınlığına kapıldım ve yeni bir gardırop satın aldım.)
  8. She went on a makeup shopping spree and spent all her money. (Makyaj alışveriş çılgınlığına kapıldı ve tüm parasını harcadı.)
  9. After winning the lottery, he went on a shopping spree and bought a yacht. (Lotoyu kazandıktan sonra bir alışveriş çılgınlığına kapıldı ve bir yat satın aldı.)
  10. I’m going on a book shopping spree this weekend. (Bu hafta sonu kitap alışveriş çılgınlığına kapılacağım.)
  11. She went on a spending spree and bought all the latest gadgets. (Bir harcama çılgınlığına kapıldı ve tüm en son cihazları satın aldı.)
  12. He went on a shopping spree and bought a new wardrobe for his wife. (Eşi için yeni bir gardırop satın almak için bir alışveriş çılgınlığına kapıldı.)
  13. I went on a grocery shopping spree and bought everything in sight. (Bir market alışveriş çılgınlığına kapıldım ve gördüğüm her şeyi satın aldım.)
  14. She went on a shopping spree and bought a new laptop for her studies. (Çalışmaları için yeni bir dizüstü bilgisayar satın almak için bir alışveriş çılgınlığına kapıldı.)
  15. He went on a spending spree and bought a private jet. (Bir harcama çılgınlığına kapıldı ve özel bir jet sat

ın aldı.)
16. I’m planning to go on a home decor shopping spree next week. (Gelecek hafta ev dekoru alışveriş çılgınlığına çıkmayı planlıyorum.)

  1. She went on a shopping spree and bought all the designer clothes she could find. (Bir alışveriş çılgınlığına kapıldı ve bulabildiği tüm tasarımcı kıyafetleri satın aldı.)
  2. After receiving his inheritance, he went on a spending spree and traveled the world. (Mirasını aldıktan sonra bir harcama çılgınlığına kapıldı ve dünyayı gezdi.)
  3. I went on a tech shopping spree and bought all the latest gadgets. (Teknoloji alışveriş çılgınlığına kapıldım ve tüm en son cihazları satın aldım.)
  4. She went on a shopping spree and bought a new sports car. (Bir alışveriş çılgınlığına kapıldı ve yeni bir spor araba satın aldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.