Sprain İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sprain İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sprain Nedir?

Sprain, genellikle burkulma olarak da adlandırılan bir tür yaralanmadır. Bu yaralanma, bir eklemi etkileyen ve genellikle ligamentlerde meydana gelen aşırı gerilme veya yırtılma nedeniyle meydana gelir. En yaygın olarak, ayak bileği burkulması olarak bilinir.

Sprain İle İlgili 20 Örnek Cümle

1. I sprained my ankle while playing football. (Futbol oynarken ayak bileğimi burktum.)
2. She sprained her wrist while lifting weights. (Ağırlık kaldırırken bileğini burktu.)
3. He suffered a sprain in his knee while skiing. (Kayarken dizinde burkulma yaşadı.)
4. They had to stop playing tennis after one of them sprained their ankle. (Bir tanesi ayak bileğini burktuktan sonra tenis oynamayı bırakmak zorunda kaldılar.)
5. The doctor advised him to rest after he sprained his wrist. (Bileğini burktuktan sonra doktor ona dinlenmesini önerdi.)
6. She sprained her ankle after tripping on a rock. (Bir kayaya takıldıktan sonra ayak bileğini burktu.)
7. He suffered a sprain in his ankle while running. (Koşarken ayak bileğinde burkulma yaşadı.)
8. They had to cancel their hiking trip after one of them sprained their knee. (Bir tanesi dizini burktuktan sonra yürüyüş gezilerini iptal etmek zorunda kaldılar.)
9. She sprained her ankle after falling down the stairs. (Merdivenlerden düşerek ayak bileğini burktu.)
10. He suffered a sprain in his elbow while playing basketball. (Basketbol oynarken dirseğinde burkulma yaşadı.)
11. They had to call an ambulance after one of them sprained their neck. (Bir tanesi boyunlarını burktuktan sonra ambulans çağırmak zorunda kaldılar.)
12. She sprained her ankle while dancing. (Dans ederken ayak bileğini burktu.)
13. He suffered a sprain in his shoulder while playing volleyball. (Voleybol oynarken omuzunda burkulma yaşadı.)
14. They had to postpone their trip after one of them sprained their back. (Bir tanesi sırtını burktuktan sonra seyahatlerini ertelemek zorunda kaldılar.)
15. The athlete was unable to compete after spraining his ankle during training. (Antrenman sırasında ayak bileğini burktuktan sonra sporcu yarışmaya katılamadı.)
16. She sprained her thumb while gardening. (Bahçe işleri yaparken başparmağını burktu.)
17. He suffered a sprain in his ankle after jumping off a wall. (Duvarın üstünden atladıktan sonra ayak bileğinde burkulma yaşadı.)
18. They had to stop playing basketball after one of them sprained their ankle. (Bir tanesi ayak bileğini burktuktan sonra basketbol oynamayı bırakmak zorunda kaldılar.)
19. She sprained her wrist after slipping on a wet floor. (Islak bir zeminde kaydıktan sonra bileğini burktu.)
20. He suffered a sprain in his ankle while skateboarding. (Kaykay yaparken ayak bileğinde burkulma yaşadı.)
21. They had to cancel their camping trip after one of them sprained their ankle. (Bir tanesi ayak bileğini burktuktan sonra kamp gezilerini iptal etmek zorunda kaldılar.)

Not: “They” kullanılan örnek cümlelerde cümle içindeki kişiler belirtilmemiş, cümlede yer alan konuşma topluluğu genel bir ifade olarak kullanılmıştır.