Spit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

SPİT (TÜKÜRMEK)

İngilizcede “spit” kelimesi “tükürmek” anlamına gelir. İşte bazı örnek cümleler:

1. I don’t like it when people spit on the ground. (İnsanların yerlere tükürmesini sevmem.)
2. He accidentally spat on my shirt. (Kazara gömleğime tükürdü.)
3. The coach told us not to spit on the field. (Antrenör sahada tükürmemizi söyledi.)
4. She spat out her gum and put it in the trash. (Sakızını tükürdü ve çöpe attı.)
5. The baby kept spitting up his food. (Bebek yiyeceğini sürekli tükürüyordu.)
6. He spat in his rival’s face during the argument. (Tartışma sırasında rakibinin yüzüne tükürdü.)
7. The dentist asked me to spit into the sink. (Diş hekimi lavaboya tükürmemi istedi.)
8. The police officer threatened to arrest the man for spitting on the sidewalk. (Polis memuru, kaldırıma tükürdüğü için adamı tutuklamakla tehdit etti.)
9. The camel spat at the tourists as they approached. (Turistlere yaklaşırken deve tükürdü.)
10. She couldn’t stop spitting while she had a cold. (Soğuk algınlığı olduğu sürece tükürmekten vazgeçemedi.)
11. The athlete spat out some water after his long run. (Sporcu uzun koşusundan sonra suyu tükürdü.)
12. He was so angry, he spat out his words at me. (Çok öfkeliydi, sözcükleri yüzüme tükürdü.)
13. The old man kept spitting tobacco into a can. (Yaşlı adam tütününü teneke kutuya tükürmeye devam etti.)
14. She couldn’t help but spit out the nasty medicine. (İğrenç ilacı tükürmekten kendini alamadı.)
15. The baseball player spat out some sunflower seeds while waiting in the dugout. (Beklerken beyaz çizgiye güneş çekirdeği tükürdü.)
16. He accidentally spat on his hand while talking. (Konuşurken eline kazara tükürdü.)
17. The teacher scolded the student for spitting on the classroom floor. (Öğretmen, sınıf zeminine tükürdüğü için öğrenciyi azarladı.)
18. The goat kept spitting at the other animals in the pen. (Keçi, kulübedeki diğer hayvanlara tükürmeye devam etti.)
19. She was disgusted when she saw someone spit in the swimming pool. (Birinin havuza tükürdüğünü gördüğünde iğrendi.)
20. He politely asked the man to stop spitting on the sidewalk. (Adamdan kaldırıma tükürmeyi bırakması için nazikçe ricada bulundu.)

21. The doctor asked the patient to spit into a cup for a medical test. (Doktor, tıbbi bir test için hastadan bir fincana tükürmesini istedi.)
22. The angry customer spat at the waiter when his food was cold. (Kızgın müşteri yiyeceği soğuk olduğunda garsona tükürdü.)
23. The wrestler spat on his opponent before the match started. (Güreşçi, maç başlamadan önce rakibine tükürdü.)
24. The teenager was caught spitting on a no-smoking sign. (Genç, sigara içilmez işaretine tükürürken yakalandı.)
25. She couldn’t believe the singer spat on a fan during the concert. (Şarkıcının konserde bir hayranına tükürdüğüne inanamadı.)
26. The athlete spat out his water bottle after finishing the race. (Yarışı bitirdikten sonra sporcu su şişesini tükürdü.)
27. He spat out the wine when he realized it was spoiled. (Bozuk olduğunu fark edince şarabı tükürdü.)
28. The dog kept spitting out his medication no matter what they tried. (Ne yaparlarsa yapsınlar, köpek ilacını tükürmeye devam etti.)
29. She was embarrassed when she accidentally spat on her date. (Kazara tarihine tükürdüğünde utanmıştı.)
30. The actor had to spit out his gum before filming the scene. (Sahneyi çekmeden önce oyuncu sakızını tükürmek zorunda kaldı.)