Spew İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spew İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Meaning of “spew”:

Spew means to eject or vomit something out, usually in a forceful and uncontrolled manner.

Examples:

1. I felt sick and began to spew all over the floor. (Hissedemediğim ve yere kusmaya başladım.)
2. The volcano spewed lava and ash for days. (Volkan günlerce lav ve küller püskürttü.)
3. He spewed out a stream of curses. (O, küfürlerin bir akışını dışarıya çıkardı.)
4. The sewage plant spewed an awful smell. (Kanalizasyon tesisi korkunç bir koku yaydı.)
5. The ocean spews up a lot of plastic waste. (Deniz birçok plastik atık çıkarıyor.)
6. The malfunctioning machine spewed sparks. (Arızalı makine kıvılcımlar saçtı.)
7. The whale spewed water out of its blowhole. (Balina, solungaçlarından su püskürttü.)
8. The fire hose spewed water onto the burning building. (Yangın hortumu suyu yanmakta olan binanın üzerine püskürttü.)
9. The car spewed smoke from its exhaust pipe. (Araba egzoz borusundan duman çıkardı.)
10. The politician spewed lies during the debate. (Politikacı tartışma sırasında yalanlar saçtı.)
11. The drunk man spewed on his friend’s shoes. (Sarhoş adam arkadaşının ayakkabılarına kustu.)
12. The fountain spewed water into the air. (Çeşme suyu havaya püskürttü.)
13. The whale spewed up a giant squid. (Balina dev bir kalamar çıkardı.)
14. The trash can spewed garbage everywhere. (Çöp kutusu her yere çöp saçtı.)
15. The athlete spewed on the track after the race. (Sporcu yarıştan sonra pistte kustu.)
16. The oil rig spewed oil into the ocean. (Petrol kuyusu denize petrol püskürttü.)
17. The angry customer spewed insults at the waiter. (Kızgın müşteri garsona hakaretler savurdu.)
18. The broken pipe spewed water all over the basement. (Kırık boru bodrum katının her yerine su saç

    tti.)

19. The train spewed steam as it pulled into the station. (Tren istasyona girdiğinde buhar saçtı.)
20. The caterpillar spewed out a cloud of silk. (Tırtıl ipekten bir bulut çıkardı.)