Spectacles İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spectacles İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spectacles Nedir?

Spectacles, İngilizce bir kelime olup, Türkçe’de gözlük anlamına gelir. Göz hastalıklarından kaynaklanan görme problemlerini düzeltmek için kullanılır. Lensler genellikle cam veya plastikten yapılır ve bir çerçeve üzerine monte edilir.

Örnek Cümleler:

  1. I can’t see anything without my spectacles. (Spectacles olmadan hiçbir şey göremiyorum.)
  2. She put on her spectacles to read the book. (Kitabı okumak için gözlüğünü taktı.)
  3. The optician adjusted my spectacles for a better fit. (Optisyen gözlüklerimi daha iyi uyum sağlaması için ayarladı.)
  4. He broke his spectacles while playing football. (Futbol oynarken gözlüklerini kırdı.)
  5. She prefers wearing spectacles over contact lenses. (Kontakt lensler yerine gözlük takmayı tercih ediyor.)
  6. His spectacles have a blue frame. (Onun gözlüklerinin mavi bir çerçevesi var.)
  7. I have to clean my spectacles every day. (Her gün gözlüklerimi temizlemem gerekiyor.)
  8. His spectacles have progressive lenses. (Onun gözlüklerinde ilerleyici lensler var.)
  9. She lost her spectacles on the train. (Trende gözlüklerini kaybetti.)
  10. He has to wear spectacles while driving. (Araba kullanırken gözlük takması gerekiyor.)
  11. She removed her spectacles before going to bed. (Yatmadan önce gözlüklerini çıkardı.)
  12. He bought a new pair of spectacles yesterday. (Dün yeni bir gözlük çifti satın aldı.)
  13. She was surprised to find her spectacles in the refrigerator. (Buzdolabında gözlüklerini bulduğunda şaşırdı.)
  14. He likes the retro style of his spectacles. (Gözlüklerinin retro tarzını seviyor.)
  15. She always keeps a spare pair of spectacles in her bag. (Her zaman çantasında yedek gözlük çifti bulundurur.)
  16. He couldn’t find his spectacles because they were on his head. (Gözlüklerini başının üstünde olduğu için bulamadı.)
  17. She got a headache because she forgot to wear her spectacles. (Gözlüklerini takmayı unuttuğu için başı ağrıdı.)
  18. He had to adjust the nose pads on his spectacles for a better fit. (Daha iyi bir uyum için gözlüklerinin burun pedlerini ayarlamak zorunda kaldı.)
  19. She was delighted with the new spectacles she got as a birthday present. (Doğum günü hediyesi olarak aldığı yeni gözlüklerden çok memnun kaldı.)
  20. He had to replace the lenses in his spectacles because they were scratched. (Çizildikleri için gözlüklerindeki lensleri değiştirmek zorunda kaldı.)

Devam Eden Cümleler:

  1. She took off her spectacles and rubbed her eyes. (Gözlüklerini çıkardı ve gözlerini ovdu.)
  2. He couldn’t believe the price of the designer spectacles. (Tasarım gözlüklerin fiyatına inanamadı.)
  3. She used a special cleaning solution for her spectacles. (Gözlükleri için özel bir temizleme solüsyonu kullandı.)
  4. He had to get a new prescription for his spectacles. (Gözlükleri için yeni bir reçete almak zorunda kaldı.)
  5. She accidentally sat on her spectacles and broke them. (Kazara gözlüklerinin üstüne oturdu ve kırdı.)
  6. He put on his spectacles to read the fine print. (İnce yazıları okumak için gözlüklerini taktı.)
  7. She bought a pair of spectacles with blue light blocking lenses. (Mavi ışık bloke eden lensli bir gözlük çifti satın aldı.)
  8. He lost his spectacles case and couldn’t find his glasses. (Gözlük kutusunu kaybetti ve gözlüklerini bulamadı.)
  9. She couldn’t wait to pick up her new spectacles from the optician. (Optisyenden yeni gözlüklerini almaya sabırsızlanıyordu.)
  10. He used a microfiber cloth to clean his spectacles. (Gözlüklerini temizlemek için mikrofiber bir bez kullandı.)
  11. She put her spectacles on top of her head while she searched for them. (Aramak için gözlüklerinin üstüne koydu.)
  12. He accidentally dropped his spectacles and the lens shattered. (Kazara gözlüklerini düşürdü ve lens kırıldı.)
  13. She had to replace her spectacles because her prescription changed. (Reçetesi değiştiği için gözlüklerini değiştirmek zorunda kaldı.)
  14. He bought a pair of polarized spectacles for fishing. (Balık tutmak için polarize gözlüklerden bir çift satın aldı.)
  15. She wore her spectacles to see the blackboard in class. (Sınıftaki tahtayı görmek için gözlüklerini taktı.)
  16. He took off his spectacles and rubbed his temples. (Gözlüklerini çıkardı ve şakaklarını ovdu.)
  17. She forgot her spectacles at home and couldn’t read the menu. (Gözlüklerini evde unuttu ve menüyü okuyamadı.)
  18. He put on his spectacles and squinted at the small text. (Gözlüklerini taktı ve küçük yazıya şaşırdı.)
  19. She got a new pair of spectacles with transition lenses. (Geçiş lensli yeni bir gözlük çifti aldı.)
  20. He had to replace the screws on his spectacles because they were loose. (Gevşek oldukları için gözlüklerindeki vidaları değiştirmek zorunda kaldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.