Celebratory İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Celebratory İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Celebratory İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Celebratory kelimesi Türkçede “kutlama ile ilgili” anlamına gelir. Bu kelime sıklıkla özel günlerde veya başarılar kutlandığında kullanılır. İşte celebratory kelimesinin kullanıldığı örnek cümleler:

  1. We’re going to have a celebratory dinner to mark our anniversary. (Yıldönümümüzü kutlamak için bir kutlama yemeği düzenleyeceğiz.)
  2. The team had a celebratory drink after winning the championship. (Takım, şampiyonluğu kazandıktan sonra kutlama içkisi içti.)
  3. The city held a celebratory parade for the new World Series champions. (Şehir, yeni Dünya Serisi şampiyonları için kutlama geçidi düzenledi.)
  4. The celebratory atmosphere was contagious and everyone was in a good mood. (Kutlama havası bulaşıcıydı ve herkes iyi bir ruh hali içindeydi.)
  5. The employees had a celebratory lunch to commemorate the company’s 50th anniversary. (Çalışanlar, şirketin 50. yıl dönümünü anmak için bir kutlama öğle yemeği yedi.)
  6. The team had a celebratory cake to celebrate their victory. (Takım, zaferlerini kutlamak için bir kutlama pastası yaptı.)
  7. The band played celebratory music to mark the end of the year. (Grup, yılın sonunu kutlamak için kutlama müzikleri çaldı.)
  8. The crowd erupted in celebratory cheers when the home team scored the winning goal. (Evin takımı kazanan golü attığında, kalabalık kutlama çığlıkları attı.)
  9. The celebratory fireworks lit up the sky and filled the air with color. (Kutlama havai fişekleri gökyüzünü aydınlattı ve havayı renklerle doldurdu.)
  10. The company gave out celebratory awards to employees who had reached significant milestones. (Şirket, önemli kilometre taşlarına ulaşan çalışanlara kutlama ödülleri verdi.)
  11. The party was a celebratory affair with music, dancing, and lots of food. (Parti, müzik, dans ve bolca yemekle dolu bir kutlama etkinliğiydi.)
  12. The celebratory mood was infectious and everyone was swept up in the excitement. (Kutlama havası bulaşıcıydı ve herkes heyecana kapıldı.)
  13. The graduation ceremony was a celebratory event with speeches and diplomas handed out. (Mezuniyet töreni, konuşmaların yapıldığı ve diplomaların dağıtıldığı bir kutlama etkinliği oldu.)
  14. The crowd broke into a celebratory song when the bride and groom shared their first dance. (Gelin ve damat ilk danslarını paylaştıklarında, kalabalık bir kutlama şarkısına başladı.)
  15. The team had a celebratory barbecue to mark the end of the season. (Takım, sezonun son

unu kutlamak için bir kutlama barbeküsü yaptı.)
16. The city hosted a celebratory festival to commemorate its founding. (Şehir, kuruluşunu anmak için bir kutlama festivali düzenledi.)

  1. The company threw a celebratory party for its employees to celebrate its success. (Şirket, başarısını kutlamak için çalışanlarına bir kutlama partisi düzenledi.)
  2. The team had a celebratory toast to honor their coach’s retirement. (Takım, antrenörlerinin emekliye ayrılmasını onurlandırmak için bir kutlama kadehi kaldırdı.)
  3. The celebratory decorations added to the festive atmosphere of the party. (Kutlama süsleri, partiye festif bir atmosfer kattı.)
  4. The concert ended on a celebratory note with the band playing their biggest hit. (Konser, grupun en büyük hitini çalarken kutlama havasında sona erdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.