Snide İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Snide Nedir?
Snide kelimesi Türkçede “alaycı, küçümseyici, iğneleyici” gibi anlamlara gelir. Snide, özellikle alaycı ve küçümseyici bir tavır ya da davranışı ifade eder.
Örnek Cümleler:
- She always makes snide remarks about my clothing. (O her zaman kıyafetlerim hakkında alaycı yorumlar yapar.)
- I don’t appreciate your snide comments. (Senin küçümseyici yorumlarını takdir etmiyorum.)
- His snide sense of humor annoys me. (Onun alaycı mizah anlayışı beni rahatsız ediyor.)
- She gave me a snide smile when I tripped. (Ben tökezlediğimde, bana iğneleyici bir gülümseme verdi.)
- His snide tone made me feel uncomfortable. (Onun küçümseyici tonu beni rahatsız etti.)
- She made a snide remark about my cooking. (O, yemek yapma becerilerim hakkında alaycı bir yorum yaptı.)
- His snide attitude towards his coworkers made him unpopular. (İş arkadaşlarına karşı alaycı tavrı, onu sevilmeyen biri yaptı.)
- She rolled her eyes in a snide manner. (O, alaycı bir şekilde gözlerini devirdi.)
- His snide comments are always unnecessary. (Onun küçümseyici yorumları her zaman gereksizdir.)
- She made a snide remark about my weight. (O, kilom hakkında alaycı bir yorum yaptı.)
- His snide behavior towards his boss got him fired. (Patronuna karşı alaycı davranışı onun işini kaybetmesine neden oldu.)
- She gave me a snide compliment that was actually an insult. (Bana, aslında bir hakaret olan bir iğneleyici iltifat verdi.)
- His snide sense of superiority made him difficult to work with. (Onun küçümseyici üstünlük hissi, onunla çalışmayı zorlaştırdı.)
- She made a snide comment about my intelligence. (Zekam hakkında iğneleyici bir yorum yaptı.)
- His snide jokes made everyone uncomfortable. (Onun alaycı şakaları herkesi rahatsız etti.)
- She has a snide way of making suggestions. (Önerilerde bulunma şekli, alaycıdır.)
- His snide tone of voice made it clear that he didn’t believe me. (Onun küçümseyici ses tonu, bana inanmadığını açıkça ortaya koydu.)
- She made a snide remark about my relationship status. (Benim ilişki durumum hakkında alaycı bir yorum yaptı.)
- His snide comments about my appearance were hurtful. (Onun benim görünüşüm hakkındaki küçümseyici yorumları inc
- She couldn’t resist making snide comments about her ex-boyfriend’s new girlfriend. (O, eski erkek arkadaşının yeni kız arkadaşı hakkında alaycı yorumlar yapmaktan kendini alamadı.)
Türkçe Karşılıkları:
- O her zaman kıyafetlerim hakkında alaycı yorumlar yapar.
- Senin küçümseyici yorumlarını takdir etmiyorum.
- Onun alaycı mizah anlayışı beni rahatsız ediyor.
- Ben tökezlediğimde, bana iğneleyici bir gülümseme verdi.
- Onun küçümseyici tonu beni rahatsız etti.
- O, yemek yapma becerilerim hakkında alaycı bir yorum yaptı.
- İş arkadaşlarına karşı alaycı tavrı, onu sevilmeyen biri yaptı.
- O, alaycı bir şekilde gözlerini devirdi.
- Onun küçümseyici yorumları her zaman gereksizdir.
- O, kilom hakkında alaycı bir yorum yaptı.
- Patronuna karşı alaycı davranışı onun işini kaybetmesine neden oldu.
- Bana, aslında bir hakaret olan bir iğneleyici iltifat verdi.
- Onun küçümseyici üstünlük hissi, onunla çalışmayı zorlaştırdı.
- Zekam hakkında iğneleyici bir yorum yaptı.
- Onun alaycı şakaları herkesi rahatsız etti.
- Önerilerde bulunma şekli, alaycıdır.
- Onun küçümseyici ses tonu, bana inanmadığını açıkça ortaya koydu.
- Benim ilişki durumum hakkında alaycı bir yorum yaptı.
- Onun benim görünüşüm hakkındaki küçümseyici yorumları inciticiydi.
- O, eski erkek arkadaşının yeni kız arkadaşı hakkında alaycı yorumlar yapmaktan kendini alamadı.
Hemen Yorum Yaz