Small-Scale İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Small-Scale İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Small-Scale

Small-Scale, Türkçe anlamı olarak küçük ölçekli anlamına gelir. Bu ifade, işletmeler, tarım, endüstri, teknoloji ve ticaret gibi farklı alanlarda kullanılır. Aşağıda, Small-Scale kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle yer almaktadır.

  1. Making small-scale changes to your lifestyle can lead to big improvements in your health. (Yaşam tarzınızda küçük ölçekli değişiklikler yapmak sağlığınızda büyük iyileştirmelere yol açabilir.)

  2. The government is providing financial support to small-scale farmers in rural areas. (Hükümet, kırsal bölgelerdeki küçük ölçekli çiftçilere maddi destek sağlıyor.)

  3. Small-scale businesses are struggling to compete with large corporations. (Küçük ölçekli işletmeler büyük şirketlerle rekabet etmekte zorlanıyorlar.)

  4. She started her small-scale bakery business from her home. (O, küçük ölçekli fırın işletmesini evinden başlattı.)

  5. Small-scale fishing is an important source of livelihood for many coastal communities. (Küçük ölçekli balıkçılık, birçok kıyı topluluğu için önemli bir geçim kaynağıdır.)

  6. Small-scale manufacturing is a major contributor to the local economy. (Küçük ölçekli imalat, yerel ekonomiye büyük katkı sağlamaktadır.)

  7. He runs a small-scale organic farm in the countryside. (O, kırsal alanda küçük ölçekli bir organik çiftlik işletmektedir.)

  8. Small-scale solar panels can provide electricity to homes in remote areas. (Küçük ölçekli güneş panelleri, uzak bölgelerdeki evlere elektrik sağlayabilir.)

  9. Small-scale mining operations can have a devastating impact on the environment. (Küçük ölçekli madencilik operasyonları, çevre üzerinde yıkıcı bir etkiye sahip olabilir.)

  10. Small-scale entrepreneurs need access to finance and market information to succeed. (Küçük ölçekli girişimciler, başarılı olmak için finans ve pazar bilgilerine erişime ihtiyaç duyarlar.)

  11. The company specializes in the production of small-scale electronic devices. (Şirket, küçük ölçekli elektronik cihazların üretimine özel olarak odaklanmıştır.)

  12. The small-scale farmers use traditional farming methods. (Küçük ölçekli çiftçiler, geleneksel tarım yöntemlerini kullanırlar.)

  13. Small-scale renewable energy projects can help reduce greenhouse gas emissions. (K

üçük ölçekli yenilenebilir enerji projeleri, sera gazı emisyonlarını azaltmaya yardımcı olabilir.)

  1. The small-scale clothing manufacturer employs local women. (Küçük ölçekli giyim üreticisi, yerel kadınları istihdam eder.)

  2. The government has launched a program to promote small-scale entrepreneurship. (Hükümet, küçük ölçekli girişimciliği teşvik etmek için bir program başlatmıştır.)

  3. Small-scale irrigation systems can improve crop yields in dry regions. (Küçük ölçekli sulama sistemleri, kuru bölgelerde tarım verimliliğini artırabilir.)

  4. Small-scale mining is often done illegally, leading to environmental and social problems. (Küçük ölçekli madencilik sık sık yasadışı olarak yapılmaktadır, bu da çevresel ve sosyal sorunlara yol açmaktadır.)

  5. Small-scale artisans make unique handcrafted products. (Küçük ölçekli zanaatkârlar benzersiz el yapımı ürünler yaparlar.)

  6. The company started as a small-scale operation and has now grown into a multinational corporation. (Şirket, küçük ölçekli bir işletme olarak başladı ve şimdi çok uluslu bir şirket haline geldi.)

  7. Small-scale food processing can help reduce food waste and increase food security. (Küçük ölçekli gıda işleme, gıda atıklarını azaltmaya ve gıda güvenliğini artırmaya yardımcı olabilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.