Skin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Skin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Skin – Cilt

Cildimiz vücudumuzun en büyük organıdır ve sağlığımız için önemlidir. İşte cümle içinde “skin” kelimesinin kullanımı:

  1. I have sensitive skin, so I always have to be careful with the products I use. (Hassas bir cildim var, bu yüzden kullandığım ürünlere dikkat etmek zorundayım.)
  2. He got a bad sunburn and his skin is peeling now. (O kötü bir güneş yanığı aldı ve şimdi cildi soyuluyor.)
  3. Smoking is bad for your skin and can cause premature aging. (Sigara içmek cildiniz için kötüdür ve erken yaşlanmaya neden olabilir.)
  4. She has beautiful, flawless skin that everyone admires. (O, herkesin beğendiği güzel ve kusursuz bir cilde sahip.)
  5. My skin gets really dry in the winter, so I have to use a lot of moisturizer. (Kışın cildim çok kuruyor, bu yüzden bol miktarda nemlendirici kullanmak zorundayım.)
  6. Some people are allergic to certain ingredients in skincare products and can get a rash on their skin. (Bazı insanlar cilt bakım ürünlerindeki belirli bileşenlere alerjik olabilir ve ciltlerinde kızarıklık oluşabilir.)
  7. She has a tattoo on her skin that she regrets getting when she was younger. (O, gençken aldığı ve şimdi pişman olduğu bir dövme cildinde.)
  8. Eating a healthy diet can help improve the appearance of your skin. (Sağlıklı beslenmek cildinizin görünümünü iyileştirmeye yardımcı olabilir.)
  9. He has a scar on his skin from when he fell off his bike as a child. (O, çocukken bisikletten düşmesi sonucu cildinde bir yara izi var.)
  10. Some people are born with naturally oily skin, while others have dry skin. (Bazı insanlar doğuştan yağlı cilde sahipken, bazıları kuru cilde sahiptir.)
  11. She uses a special serum to help reduce the appearance of wrinkles on her skin. (O, cildindeki kırışıklıkların görünümünü azaltmaya yardımcı olan özel bir serum kullanıyor.)
  12. Wearing sunscreen is important to protect your skin from harmful UV rays. (Güneş kremi kullanmak, cildinizi zararlı UV ışınlarından korumak için önemlidir.)
  13. He has a mole on his skin that the doctor wants to remove. (O, doktorun çıkarmak istediği cildinde bir ben var.)
  14. She has a fungal infection on her skin that is causing a rash. (O, bir kızarıklığa neden olan cildinde bir mantar enfeksiyonu var.)
  15. Massaging your skin can help improve blood flow and promote relaxation. (Cildinizi masaj yapmak, kan dolaşımınızı iyileştirmeye ve rahatlamanızı sağlamaya yardımcı
  1. He has a burn on his skin from accidentally touching a hot pan. (O, yanlışlıkla sıcak bir tavaya dokunarak cildinde bir yanık oluştu.)
  2. She has a birthmark on her skin that she thinks makes her unique. (O, kendini özgün kıldığını düşündüğü cildinde bir doğum lekesi var.)
  3. Using harsh soaps can dry out your skin and cause irritation. (Sert sabunlar kullanmak cildinizi kurutabilir ve tahrişe neden olabilir.)
  4. He has a skin condition called eczema that causes red, itchy patches on his skin. (O, cildinde kızarık, kaşıntılı lekeler oluşturan egzama adlı bir cilt rahatsızlığına sahip.)
  5. Getting enough sleep can help improve the overall health of your skin. (Yeterli uyku almak, cildinizin genel sağlığını iyileştirmeye yardımcı olabilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.