Single İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Single İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Single (Tek)

Single kelimesi Türkçe’de “tek” anlamına gelir. Tek bir şeyi ifade etmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. Single room is available for reservation.
   (Tek kişilik oda rezervasyonu mümkündür.)

2. He is enjoying his single life to the fullest.
   (O, tek başına yaşamının tadını çıkarıyor.)

3. The album’s first single was a huge hit.
   (Albümün ilk teklisi büyük bir başarıydı.)

4. She is a single parent raising her kids on her own.
   (O, tek başına çocuklarını büyüten yalnız bir ebeveyndir.)

5. The single most important thing is to stay positive.
   (En önemli şey, pozitif kalmaktır.)

6. He hit a single to left field in the bottom of the ninth inning.
   (O, dokuzuncu inningin sonunda sol sahaya tek vuruş yaptı.)

7. She bought a single rose for her mother’s birthday.
   (Annesinin doğum günü için tek bir gül aldı.)

8. The single ticket costs $10.
   (Tek biletin fiyatı 10 dolar.)

9. He is the single biggest donor to the charity.
   (O, hayır kurumuna en fazla bağış yapan kişidir.)

10. The single file line moved slowly.
    (Tek dosyalık sıra yavaş ilerledi.)

11. The single best way to learn a language is to immerse yourself in it.
    (Bir dil öğrenmenin en iyi yolu kendinizi içine atmak.)

12. The company’s single most profitable product is their flagship phone.
    (Şirketin en karlı ürünü bayrak gemisi telefonudur.)

13. He is still single and looking for a girlfriend.
    (Hala bekar ve kız arkadaş arıyor.)

14. The single engine airplane flew low over the countryside.
    (Tek motorlu uçak kırsal kesim üzerinde düşük uçuş yaptı.)

15. She won the race by a single second.
    (O, yarışı tek bir saniye farkla kazandı.)

16. The single piece of evidence was enough to convict him.
    (Tek bir kanıt onu suçlu bulmak için yeterliydi.)

17. The band’s latest single was released yesterday.
    (Grubun son teklisi dün yayınlandı.)

18. The single most important factor in a job is job satisfaction

19. She prefers to drink single malt whiskey instead of blended whiskey.
    (O, karışık viski yerine tek malt viski içmeyi tercih eder.)

20. The single supplement for a cruise is often more expensive than sharing a cabin.
    (Bir gemide tek başına kalmanın ücreti, bir kabin paylaşmaktan daha pahalı olabilir.)