Short İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Short İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Short (Kısa)

Short kelimesi, kısa veya az anlamına gelir. İngilizce’de yaygın kullanımı vardır ve birçok cümlede kullanılabilir.

Örnek cümleler:

1. She has short hair. (Onun saçı kısa.)
2. I need a short break. (Kısa bir mola istiyorum.)
3. The movie was too short. (Film çok kısaydı.)
4. He is a short man. (O, kısa bir adam.)
5. The dress is too short for her. (Elbise ona göre çok kısa.)
6. I am short on cash. (Nakit sıkıntısı çekiyorum.)
7. The meeting was short and productive. (Toplantı kısa ve verimliydi.)
8. She is a short distance away. (O, kısa bir mesafede.)
9. The story has a short ending. (Hikaye kısa bir sonla bitti.)
10. I have a short attention span. (Benim dikkat sürem kısa.)
11. The answer is short and simple. (Cevap kısa ve basit.)
12. The shorts are too tight. (Şortlar çok sıkı.)
13. He gave a short speech. (O, kısa bir konuşma yaptı.)
14. The article is too short to be informative. (Makale bilgilendirici olacak kadar uzun değil.)
15. She has a short temper. (Onun kısa bir sabrı var.)
16. I have a short memory. (Benim hafızam kısa.)
17. The trip was short but sweet. (Gezi kısaydı ama güzeldi.)
18. The line for the ride was short. (Sıra kısaydı.)
19. The book has a short chapter. (Kitapta kısa bir bölüm var.)
20. The dress code is business casual, no shorts allowed. (Kıyafet kodu iş kıyafeti ama şortlar yasak.)

21. The basketball player has a short wingspan. (Basketbolcu kısa kanat açıklığına sahip.)
22. The shortcake was delicious. (Meyveli kek lezzetliydi.)
23. The deadline is short, we need to hurry. (Son tarih kısa, acele etmemiz gerekiyor.)
24. She is shortlisted for the job. (İş için kısa listede yer alıyor.)
25. The battery life is short on this device. (Bu cihazda pil ömrü kısa.)
26. The skirt is too short for the office. (Etek ofis için çok kısa.)
27. The book is a short read, you can finish it in a few hours. (Kitap kısa bir okuma, birkaç saat içinde bitirebilirsiniz.)
28. The cat has short fur. (Kedi kısa tüylere sahip.)
29. The lesson was short and to the point. (Ders kısa ve özgündü.)
30. The concert was cut short due to the storm. (Konser fırtına nedeniyle kısaltıldı.)