Shenanigan İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Shenanigan İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Shenanigan Nedir?

Shenanigan, oyun, espri veya eğlence amaçlı yapılan şakalar, düzenlemeler veya hileler anlamına gelen bir İngilizce kelime. Genellikle iyi niyetli amaçlarla kullanılır, ancak bazen kötü amaçlar için de kullanılabilir.

Örnek Cümleler:

1. I’m tired of all your shenanigans! / Senin bütün şakalarından bıktım!
2. We got up to all sorts of shenanigans at the party last night. / Dün geceki partide her türlü şakaya karıştık.
3. I don’t trust him, he’s always up to some shenanigans. / Ona güvenmiyorum, her zaman bir şeyler çeviriyor.
4. The kids were up to their usual shenanigans, playing pranks on each other. / Çocuklar birbirlerine şakalar yaparak klasik oyunlarını oynadılar.
5. I heard some shenanigans were going on in the back room. / Arka odada bazı hileler yapıldığını duydum.
6. Don’t try to pull any shenanigans on me! / Benimle herhangi bir hile yapmaya çalışma!
7. The comedian’s shenanigans had the audience in stitches. / Komedyenin şakaları seyirciyi kırıp geçirdi.
8. He always seems to be getting away with shenanigans that would get anyone else in trouble. / Her zaman başka birisinin başını belaya sokacak hileleri başarıyla atlatıyor.
9. She was caught up in a web of shenanigans and deceit. / O, hileler ve dolandırıcılık ağına sıkışmıştı.
10. The boss saw through his shenanigans and fired him. / Patron, onun hilelerini görüp onu kovdu.
11. The shenanigans of the mischievous puppy kept us entertained all afternoon. / İşlek yavru köpeğin şakaları bizi tüm öğleden sonra eğlendirdi.
12. I knew he was up to some shenanigans when he asked me to meet him in a dark alley. / Bana karanlık bir sokakta buluşmamızı istediğinde, bir şeyler çevirdiğini biliyordum.
13. The shenanigans of the class clown always made the teacher roll her eyes. / Sınıfın şakacısı her zaman öğretmenin gözlerini devirmesine neden olurdu.
14. He was fired for his shenanigans, but he found a new job soon after. / Onun hileleri nedeniyle kovuldu ama kısa süre sonra yeni bir iş buldu.
15. The shenanigans of the politicians had the public outraged. / Politikacıların hileleri halkı öfkelendirdi.
16. I don’t mind a little shenanigan every now and then, but don’t take it too far. / Arada bir küçük bir hileye karışmanızı sorun etmiyorum ama fazla abartmayın.
17. The shenanigans of the

18. We had to put a stop to their shenanigans before someone got hurt. / Birisinin zarar görmesi önce onların hilelerine son vermek zorunda kaldık.
19. His shenanigans at work were causing problems for everyone. / İşteki hileleri herkes için sorun yaratıyordu.
20. The party was full of shenanigans, from the silly games to the unexpected surprises. / Parti, aptalca oyunlardan beklenmedik sürprizlere kadar şakalarla doluydu.