Shag İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Shag Kelimesi
Shag kelimesi İngilizce bir argo terimdir ve Türkçe karşılığı “cinsel ilişki” olarak çevrilebilir.
- I heard that John had a shag with the girl from the bar last night. (John’un dün gece bara giden kızla birlikte olduğunu duydum.)
- He’s always talking about shagging, it’s so annoying. (Sürekli cinsel ilişki hakkında konuşuyor, çok rahatsız edici.)
- She’s not looking for a shag, she wants a real relationship. (O, sadece cinsel ilişki aramıyor, gerçek bir ilişki istiyor.)
- They were caught shagging in the park by the police. (Polis tarafından parkta cinsel ilişki yaparken yakalandılar.)
- I don’t want a shag buddy, I want something more meaningful. (Sadece bir cinsel ilişki arkadaşı istemiyorum, daha anlamlı bir şey istiyorum.)
- He’s so desperate for a shag, he’ll sleep with anyone. (O, cinsel ilişki için çok umutsuz, herkesle uyuyacak.)
- She regrets having a shag with him, it was a mistake. (Onunla cinsel ilişki yaşadığına pişman oldu, bir hata oldu.)
- They met at a club and had a shag in the bathroom. (Kulüpte tanıştılar ve banyoda cinsel ilişki yaşadılar.)
- I’m not interested in a quick shag, I want something more meaningful. (Hızlı bir cinsel ilişki benim ilgimi çekmiyor, daha anlamlı bir şey istiyorum.)
- He’s always bragging about his shagging skills, but no one believes him. (Sürekli cinsel ilişki becerileriyle övünüyor, ama kimse ona inanmıyor.)
- They were caught shagging in the office during work hours. (Çalışma saatleri içinde ofiste cinsel ilişki yaparken yakalandılar.)
- She’s not the type of girl who’s into one-night stands or shags. (Bir gece standlarına veya cinsel ilişkilere ilgi duyan bir kız tipi değil.)
- They had a quick shag before he had to leave for his flight. (Uçuşu için ayrılmadan önce hızlı bir cinsel ilişki yaşadılar.)
- He’s always trying to shag his co-workers, it’s really inappropriate. (Sürekli iş arkadaşlarıyla cinsel ilişki yaşamaya çalışıyor, gerçekten uygun değil.)
- She’s not interested in a shag with someone she just met, she wants to get to know them first. (Sadece tanıştığı biriyle cinsel ilişki istemiyor, önce tanımak istiyor.)
- They had a drunken shag at the party and regretted it the next day. (Partide sarhoş bir şekilde cinsel ilişki yaşadılar ve ertesi
gün pişman oldular.)
17. He’s always using shag as a verb, it’s really crass. (Sürekli shag’i bir fiil olarak kullanıyor, gerçekten kaba.)
- She’s looking for a meaningful connection, not just a shag. (Anlamlı bir bağlantı arıyor, sadece bir cinsel ilişki değil.)
- They had a shag on the beach and got caught by a passerby. (Plajda cinsel ilişki yaşadılar ve bir geçenin tarafından yakalandılar.)
- He’s been trying to shag her for weeks, but she’s not interested. (Haftalardır onunla cinsel ilişki yaşamaya çalışıyor, ama o ilgilenmiyor.)
Türkçe Karşılıkları:
- cinsel ilişki
- cinsel ilişki hakkında konuşmak
- gerçek bir ilişki istemek
- cinsel ilişki yaparken yakalanmak
- cinsel ilişki arkadaşı istememek
- herkesle uyumak
- cinsel ilişki yaşadığına pişman olmak
- banyoda cinsel ilişki yaşamak
- hızlı bir cinsel ilişki istememek
- cinsel ilişki becerileriyle övünmek
- çalışma saatleri içinde cinsel ilişki yaparken yakalanmak
- bir gece standlarına veya cinsel ilişkilere ilgi duymamak
- uçuşu için ayrılmadan önce hızlı bir cinsel ilişki yaşamak
- iş arkadaşlarıyla cinsel ilişki yaşamaya çalışmak
- sadece tanıştığı biriyle cinsel ilişki istememek
- sarhoş bir şekilde cinsel ilişki yaşamak ve ertesi gün pişman olmak
- shag’i bir fiil olarak kullanmak
- anlamlı bir bağlantı aramak, sadece bir cinsel ilişki istememek
- plajda cinsel ilişki yaşarken yakalanmak
- uzun süredir biriyle cinsel ilişki yaşamaya çalışmak, ama ilgi görememek.
Hemen Yorum Yaz