Savvy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Savvy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Savvy İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Akıllıca ve bilgece davranışlarda bulunma yeteneği, ustalık

  1. She has a savvy approach to problem-solving. (O, sorun çözme konusunda akıllıca bir yaklaşımı var.)
  2. He has a savvy business sense. (O, iş konusunda ustalığı olan biridir.)
  3. The savvy investor knew when to sell his stocks. (Bilge yatırımcı hisselerini ne zaman satması gerektiğini biliyordu.)
  4. My grandmother is savvy with technology. (Büyükannem teknoloji konusunda bilgili.)
  5. You need to be savvy about online security. (Çevrimiçi güvenlik konusunda bilgili olmanız gerekiyor.)
  6. She showed great savvy in negotiating a better salary. (Daha iyi bir maaş için pazarlık yaparken büyük ustalık gösterdi.)
  7. A savvy shopper always gets the best deals. (Akıllı bir alıcı her zaman en iyi anlaşmaları yapar.)
  8. The marketing team is savvy about the latest trends. (Pazarlama ekibi son trendler hakkında bilgili.)
  9. The CEO’s savvy leadership brought the company back from the brink of bankruptcy. (CEO’nun akıllıca liderliği şirketi iflastan kurtardı.)
  10. His savvy investment decisions made him a millionaire. (Bilgili yatırım kararları onu milyoner yaptı.)
  11. A savvy traveler knows how to find the best deals on flights and hotels. (Akıllı bir seyahatçi uçuş ve otellerde en iyi fırsatları nasıl bulacağını bilir.)
  12. She has a savvy understanding of human behavior. (O, insan davranışları konusunda bilgili bir anlayışa sahiptir.)
  13. The journalist’s savvy reporting uncovered a major scandal. (Gazetecinin bilgili haberciliği büyük bir skandalı ortaya çıkardı.)
  14. A savvy negotiator can always find a win-win solution. (Akıllı bir müzakereci her zaman kazan-kazan bir çözüm bulabilir.)
  15. The savvy entrepreneur launched a successful startup. (Akıllı girişimci başarılı bir startup başlattı.)
  16. She used her savvy social skills to build a large network of contacts. (Geniş bir kişi ağı oluşturmak için bilgili sosyal becerilerini kullandı.)
  17. A savvy investor knows how to diversify their portfolio. (Akıllı yatırımcı portföyünü çeşitlendirmeyi bilir.)
  18. His savvy use of resources made the project a success. (Kaynakları akıllıca kullanması proje için başarı getirdi.)
  19. The savvy teacher knew how to engage her students in the lesson. (Akıllı öğretmen ders konusunda öğrencilerini nasıl dahil edeceğini biliyordu.)
  20. A savvy decision-maker always considers all the options before choosing a course of action. (Ak

ımlı bir karar verici her zaman hareket planı seçmeden önce tüm seçenekleri dikkate alır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.