Saturate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Saturate kelimesinin Türkçe anlamı:
Saturate kelimesinin Türkçe anlamı “doyurmak”, “doymak”, “tatmin etmek” gibi anlamlara gelir.
Örnek cümleler:
1.
I saturated the sponge with water.
(Süngeri suyla doyurdum.)
2.
The market is saturated with similar products.
(Pazar benzer ürünlerle doyurulmuş durumda.)
3.
She saturated her hair with hair dye.
(Saçlarını saç boyasıyla doyurdu.)
4.
The soil was saturated with water after the heavy rain.
(Toprak aşırı yağmurdan sonra suyla doydu.)
5.
He saturated his hunger by eating a big meal.
(Büyük bir yemek yiyerek açlığını doyurdu.)
6.
The artist saturated the canvas with bright colors.
(Sanatçı tuvali parlak renklerle doyurdu.)
7.
The market is saturated with competition.
(Pazar rekabetle doyurulmuş durumda.)
8.
The atmosphere is saturated with tension before the big game.
(Büyük maç öncesinde atmosfer gerilimle doyuyor.)
9.
The air was saturated with the smell of freshly baked bread.
(Havanın kokusu taze pişmiş ekmekle doyuyordu.)
10.
The sponge was saturated with soap suds.
(Sünger sabun köpüğüyle doydu.)
11.
The market is saturated with job seekers.
(Pazar iş arayanlarla doyurulmuş durumda.)
12.
The cloth was saturated with water and was dripping wet.
(Kumaş suyla doydu ve damlayarak ıslak oldu.)
13.
The market is saturated with advertisements.
(Pazar reklamlarla doyurulmuş durumda.)
14.
The food was so delicious that it saturated my taste buds.
(Yemek o kadar lezzetliydi ki tat tomurcuklarımı doy
15.
The market is saturated with information about the new product.
(Pazar yeni ürünle ilgili bilgilerle doyurulmuş durumda.)
16.
The sponge can only absorb so much water before it becomes saturated.
(Sünger doymadan önce sadece belirli miktarda su emebilir.)
17.
The market is saturated with cheap imitations of the original product.
(Pazar orijinal ürünün ucuz taklitleriyle doyurulmuş durumda.)
18.
The land is saturated with nutrients, making it perfect for growing crops.
(Toprak besin maddeleriyle doyuruldu, bu da tarım için mükemmel bir hale getirdi.)
19.
The market is saturated with different brands of the same product.
(Pazar aynı ürünün farklı markalarıyla doyurulmuş durumda.)
20.
The cake was saturated with syrup, making it very sweet.
(Kek şurupla doyurulduğu için çok tatlıydı.)
Hemen Yorum Yaz