Satire İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Satire İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Satire İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Satire: Mizah yoluyla bir konuyu eleştirmek ya da alaya almak.

  1. Political satire is a great way to hold politicians accountable. (Siyasi mizah, politikacıları sorumlu tutmanın harika bir yoludur.)
  2. He uses satire to make fun of societal norms and expectations. (Toplumsal norm ve beklentilerle alay etmek için mizah kullanır.)
  3. The article was a satirical take on the current state of the economy. (Makale, ekonominin mevcut durumu hakkında alaycı bir yaklaşımdı.)
  4. The comedian’s satirical sketches always get a lot of laughs. (Komedyenin mizahi skeçleri her zaman çok güldürür.)
  5. Satire can be a powerful tool to bring attention to important issues. (Mizah, önemli konulara dikkat çekmek için güçlü bir araç olabilir.)
  6. The movie was a satirical commentary on Hollywood’s obsession with fame. (Film, Hollywood’un şöhret takıntısı hakkında alaycı bir yorumdu.)
  7. The cartoonist’s satirical illustrations were featured in the newspaper. (Karikatüristin alaycı çizimleri gazetede yer aldı.)
  8. His satire of the fashion industry was both hilarious and insightful. (Moda endüstrisiyle ilgili mizahı hem komik hem de anlamlıydı.)
  9. The play was a biting satire of the political establishment. (Oyun, siyasi kurumların acımasız bir mizahıydı.)
  10. Satire can be a way to make difficult or uncomfortable topics more approachable. (Mizah, zor veya rahatsız edici konuları daha yaklaşılabilir hale getirmenin bir yolu olabilir.)
  11. The author’s satirical novel was banned in some countries. (Yazarın alaycı romanı bazı ülkelerde yasaklandı.)
  12. The comedian’s satire of the healthcare system resonated with many people. (Komedyenin sağlık sistemiyle ilgili mizahı birçok insanla aynı fikirdeydi.)
  13. The cartoonist’s satire of the political leaders was controversial but effective. (Karikatüristin siyasi liderlerle ilgili mizahı tartışmalı ama etkiliydi.)
  14. The writer’s satirical article about social media addiction was shared widely. (Yazarın sosyal medya bağımlılığı hakkındaki alaycı makalesi geniş kitlelerce paylaşıldı.)
  15. The TV show used satire to criticize the current state of the education system. (TV şovu, eğit

im sisteminin mevcut durumunu eleştirmek için mizah kullandı.)
16. The comedian’s satire of corporate culture was both funny and thought-provoking. (Komedyenin işletme kültürüyle ilgili mizahı hem komik hem de düşündürücüydü.)

  1. The satirical newspaper article caused a stir in the political world. (Alaycı gazete makalesi, siyasi dünyada bir fırtına yarattı.)
  2. The writer’s satire of the beauty industry challenged societal beauty standards. (Yazarın güzellik endüstrisiyle ilgili mizahı toplumsal güzellik standartlarını sorguladı.)
  3. The cartoonist’s satirical take on climate change drew attention to the issue. (Karikatüristin iklim değişikliği hakkındaki alaycı yaklaşımı konuya dikkat çekti.)
  4. The play’s satirical portrayal of the legal system sparked important conversations about justice. (Oyunun hukuk sistemi hakkındaki alaycı tasviri adalet konusunda önemli tartışmalara yol açtı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.