Satin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Satin İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Satin İle İlgili Cümleler

Satin: Parlak, ipek benzeri bir kumaş türüdür.

1. She wore a beautiful blue satin dress. (O güzel bir mavi saten elbise giydi.)
2. The curtains are made of satin. (Perdeler satenden yapılmıştır.)
3. The sheets were soft and silky satin. (Çarşaflar yumuşak ve ipek satendi.)
4. The bride’s gown was made of white satin. (Gelinin elbisesi beyaz satenden yapılmıştı.)
5. The pillowcases were adorned with satin ribbons. (Yastık kılıfları saten kurdelelerle süslenmişti.)
6. The shoes had satin laces. (Ayakkabıların saten bağcıkları vardı.)
7. The choir robes were made of red satin. (Koro cüppeleri kırmızı satenden yapılmıştı.)
8. She embroidered a design on the satin fabric. (O, saten kumaşa bir tasarım nakışladı.)
9. The tablecloth was made of embroidered satin. (Masa örtüsü işlemeli satenden yapılmıştı.)
10. The drapes were a deep burgundy satin. (Perdeler derin bordo satendi.)
11. The upholstery was covered in a soft satin fabric. (Döşemeler yumuşak bir saten kumaşla kaplıydı.)
12. The handkerchief was made of delicate white satin. (Mendil narin beyaz satenden yapılmıştı.)
13. She tied her hair back with a satin ribbon. (Saçını saten kurdeleyle bağladı.)
14. The evening bag was adorned with satin roses. (Akşam çantası saten güllerle süslenmişti.)
15. The lining of the jacket was made of satin. (Ceketin astarı satenden yapılmıştı.)
16. The corset was made of black satin. (Korse siyah satenden yapılmıştı.)
17. The bow tie was made of white satin. (Papyon beyaz satenden yapılmıştı.)
18. The lingerie was made of delicate lace and satin. (İç çamaşırı narin dantel ve satenden yapılmıştı.)
19. The ballet shoes were adorned with satin ribbons. (Bale ayakkabıları saten kurdelelerle süslenmişti.)
20. The dress had a beautiful satin sash. (Elbisenin güzel bir saten kuşağı vardı.)

21. The bride’s veil was made of ivory satin. (Gelinin duvağı fildişi satenden yapılmıştı.)
22. The sofa was covered in a luxurious blue satin fabric. (Kanepe lüks bir mavi saten kumaşla kaplıydı.)
23. The hat was adorned with a large satin bow. (Şapka büyük bir saten kurdeleyle süslenmişti.)
24. The evening gown had a flowing satin skirt. (Akşam elbisesinin akışkan bir saten eteği vardı.)
25. The ribbon on the gift was made of pink satin. (Hediye üzerindeki kurdele pembe satenden yapılmıştı.)

İngilizce Türkçe Açıklamalarıyla Satin İle İlgili Cümleler

1. She wore a beautiful blue satin dress. (O güzel bir mavi saten elbise giydi.)
2. The curtains are made of satin. (Perdeler satenden yapılmıştır.)
3. The sheets were soft and silky satin. (Çarşaflar yumuşak ve ipek satendi.)
4. The bride’s gown was made of white satin. (Gelinin elbisesi beyaz satenden yapılmıştı.)
5. The pillowcases were adorned with satin ribbons. (Yastık kılıfları saten kurdelelerle süslenmişti.)
6. The shoes had satin laces. (Ayakkabıların saten bağcıkları vardı.)
7. The choir robes were made of red satin. (Koro cüppeleri kırmızı satenden yapılmıştı.)
8. She embroidered a design on the satin fabric. (O, saten kumaşa bir tasarım nakışladı.)
9. The tablecloth was made of embroidered satin. (Masa örtüsü işlemeli satenden yapılmıştı.)
10. The drapes were a deep burgundy satin. (Perdeler derin bordo satendi.)
11. The upholstery was covered in a soft satin fabric. (Döşemeler yumuşak bir saten kumaşla kaplıydı.)
12. The handkerchief was made of delicate white satin. (Mendil narin beyaz satenden yapılmıştı.)
13. She tied her hair back with a satin ribbon. (Saçını saten kurdeleyle bağladı.)
14. The evening bag was adorned with satin roses. (Akşam çantası saten güllerle süslenmişti.)
15. The lining of the jacket was made of satin. (Ceketin astarı satenden yapılmıştı.)
16. The corset was made of black satin. (Korse siyah satenden yapılmıştı.)
17. The bow tie was made of white satin. (Papyon beyaz satenden yapılmıştı.)
18. The lingerie was made of delicate lace and satin. (İç çamaşırı narin dantel ve satenden yapılmıştı.)
19. The ballet shoes were adorned with satin ribbons. (Bale ayakkabıları saten kurdelelerle süslenmişti.)
20. The dress had a beautiful satin sash. (Elbisenin güzel bir saten kuşağı vardı.)
    21