Rust İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Rust İle İlgili Cümleler
Türkçe Anlamı: Pas, kırmızımsı-kahverengi renkte bir metal oksit tabakası oluşması sonucu oluşan kimyasal bir reaksiyondur.
- The old bike has a lot of rust on it. (Eski bisikletin üzerinde çok fazla pas var.)
- Rust is a common problem for cars in areas with high humidity. (Yüksek nemli bölgelerde pas, arabalar için yaygın bir sorundur.)
- The rusty gate creaked loudly when we opened it. (Paslı kapıyı açtığımızda, kapı gürültülü bir şekilde çıtırdadı.)
- The metal patio furniture has started to rust due to exposure to the elements. (Elemanlara maruz kalmadan dolayı metal bahçe mobilyaları paslanmaya başladı.)
- The rust on the ship’s hull was causing concern for the crew. (Gemi gövdesindeki pas, mürettebat için endişe kaynağıydı.)
- The rust on the old car made it difficult to sell. (Eski arabanın pası satışını zorlaştırdı.)
- The metal pipes had been corroded by rust. (Metal borular pas tarafından aşındırılmıştı.)
- Rust can weaken the structural integrity of a building. (Pas, bir binanın yapısal bütünlüğünü zayıflatabilir.)
- The rust-colored leaves were a beautiful sight in the autumn forest. (Pas rengindeki yapraklar sonbahar ormanında güzel bir manzara oluşturuyordu.)
- Rust stains can be difficult to remove from clothing. (Pas lekeleri giysilerden çıkarmak zor olabilir.)
- The metal railing had started to rust and needed to be replaced. (Metal korkuluk paslanmaya başlamış ve değiştirilmesi gerekiyordu.)
- The rusted metal sign was barely legible. (Paslanmış metal işaret neredeyse okunamaz hale gelmişti.)
- Rust is formed when iron reacts with oxygen in the presence of water. (Pas, su varlığında demirin oksijenle reaksiyonu sonucu oluşur.)
- The old lock had rusted shut and we couldn’t open it. (Eski kilit paslanmış ve açamıyorduk.)
- The rusted parts of the machine needed to be cleaned before they could be used again. (Makinenin paslanmış parçaları tekrar kullanılmadan önce temizlenmesi gerekiyordu.)
- Rust can be prevented by coating metal surfaces with a protective layer. (Pas, metal yüzeylere koruyucu bir tabaka sürülerek önlenebilir.)
- The rusted fence was an eyesore in the otherwise beautiful garden. (<
i>Bahçedeki diğer güzel şeylerin arasında paslı çit göze batıyordu.)
18. Rust can cause serious damage to metal structures over time. (Zamanla pas, metal yapıları ciddi şekilde zarar verebilir.)
- The old, rusted car had been sitting in the field for years. (Eski, paslanmış araba yıllardır tarlada duruyordu.)
- The rusty tools in the shed were unusable and needed to be replaced. (Depodaki paslı araçlar kullanılamaz hale gelmiş ve değiştirilmeleri gerekiyordu.)
Hemen Yorum Yaz