Rumpus İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Rumpus Nedir?
Rumpus, eğlence, kargaşa, kavga veya gürültü anlamına gelen bir İngilizce kelime. Aynı zamanda çocukların oyunlarında da kullanılır.
- The party turned into a rumpus when the neighbors called the police. (Komşular polisi arayana kadar parti kargaşaya döndü.)
- The children made a rumpus when they found out they were going to Disneyland. (Çocuklar Disneyland’e gideceklerini öğrendiklerinde kargaşa çıkardılar.)
- The protesters created a rumpus outside of the government building. (Protestocular hükümet binası önünde kargaşa çıkardılar.)
- The dogs caused a rumpus in the park. (Köpekler parkta kavga etti.)
- The soccer game turned into a rumpus when the referee made a controversial call. (Hakem tartışmalı bir karar verince futbol maçı kargaşaya dönüştü.)
- The children’s birthday party was a rumpus of fun and games. (Çocukların doğum günü partisi eğlence ve oyun dolu bir kargaşaydı.)
- The carnival was a rumpus of music, food, and rides. (Karnaval müzik, yiyecek ve eğlence dolu bir kargaşaydı.)
- The student’s protest caused a rumpus on campus. (Öğrencilerin protestosu kampüste kargaşaya yol açtı.)
- The circus was a rumpus of acrobats, clowns, and animals. (Sirk akrobatlar, palyaçolar ve hayvanlarla dolu bir kargaşaydı.)
- The little boy caused a rumpus in the toy store when he started throwing toys. (Küçük çocuk oyuncakları fırlatmaya başlayınca oyuncak mağazasında kargaşa çıkardı.)
- The football game turned into a rumpus when the opposing teams started fighting. (Rakip takımlar kavga etmeye başlayınca futbol maçı kargaşaya dönüştü.)
- The children created a rumpus in the classroom when the teacher left the room. (Öğretmen sınıftan ayrılınca çocuklar sınıfta kargaşa çıkardılar.)
- The street party was a rumpus of dancing and music. (Sokak partisi dans ve müzik dolu bir kargaşaydı.)
- The family reunion turned into a rumpus when the siblings started arguing. (Kardeşler tartışmaya başlayınca aile toplantısı kargaşaya dönüştü.)
- The concert was a rumpus of fans singing and dancing. (Konser hayranların şarkı söyleyip dans ettiği bir kargaşaydı.)
- The theme park was a rumpus of roller coasters and water rides. (Eğlence parkı roller coaster ve su kaydırağı dolu bir kargaşaydı.)
- The club was a rumpus of loud music and
dancing. (Kulüp yüksek sesli müzik ve dans dolu bir kargaşaydı.)
18. The New Year’s Eve party was a rumpus of fireworks and champagne. (Yılbaşı partisi havai fişekler ve şampanya dolu bir kargaşaydı.)
- The carnival parade was a rumpus of colorful floats and costumes. (Karnaval geçidi renkli flotalar ve kostümlerle dolu bir kargaşaydı.)
- The rock concert turned into a rumpus when the crowd started moshing. (Kalabalık moshing yapmaya başlayınca rock konseri kargaşaya dönüştü.)
Hemen Yorum Yaz