Rudiment İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rudiment İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rudiment Nedir?

Rudiment, temel, başlangıç, ilkel anlamlarına gelir. Genellikle müzikal anlamda kullanılır ve müzikteki temel unsurları ifade eder.

Örnek cümleler:

  1. The rudiments of arithmetic are essential for every student. (Aritmetik temelleri, her öğrenci için temel öneme sahiptir.)
  2. I have just started learning the rudiments of swimming. (Ben yüzmenin temellerini yeni öğrenmeye başladım.)
  3. Before learning to write an essay, it is important to understand the rudiments of grammar. (Bir deneme yazmayı öğrenmeden önce, dil bilgisinin temellerini anlamak önemlidir.)
  4. I need to go back to the rudiments of cooking to improve my skills. (Becerilerimi geliştirmek için yemek yapmanın temellerine geri dönmeliyim.)
  5. The rudiments of carpentry include measuring, sawing, and nailing. (Marangozluk temelleri ölçme, testereleme ve çakma işlemlerini içerir.)
  6. He has a rudimentary understanding of the stock market. (O, hisse senedi piyasasının temelini anlıyor.)
  7. In order to learn a language, you must first master its rudiments. (Bir dil öğrenmek için önce onun temelini öğrenmelisiniz.)
  8. She has not yet grasped the rudiments of playing the guitar. (Henüz gitar çalmanın temellerini kavramadı.)
  9. The rudiments of psychology are important to understand human behavior. (Psikolojinin temelleri, insan davranışlarını anlamak için önemlidir.)
  10. I need to practice the rudiments of driving before taking my driving test. (Sürüş testime çıkmadan önce sürüşün temellerini pratiğe ihtiyacım var.)
  11. The rudiments of photography include lighting, composition, and exposure. (Fotoğrafçılık temelleri, aydınlatma, kompozisyon ve pozlama gibi unsurları içerir.)
  12. It is important to learn the rudiments of computer programming to create software. (Yazılım oluşturmak için bilgisayar programlama temellerini öğrenmek önemlidir.)
  13. The rudiments of public speaking include voice projection, body language, and eye contact. (Halka açık konuşmanın temelleri, ses yükseltme, vücut dili ve göz teması gibi unsurları içerir.)
  14. I have only just begun to learn the rudiments of playing chess. (Sadece satranç oynamanın temellerini öğrenmeye başlad
  1. The rudiments of ballet include basic positions, movements, and techniques. (Bale temelleri, temel pozisyonları, hareketleri ve teknikleri içerir.)
  2. Before you start a business, you need to understand the rudiments of entrepreneurship. (Bir işe başlamadan önce, girişimcilik temellerini anlamalısınız.)
  3. The rudiments of cooking include chopping, sautéing, and baking. (Yemek pişirme temelleri doğrama, soteleme ve fırınlama işlemlerini içerir.)
  4. She needs to practice the rudiments of volleyball before the tournament. (Turnuva öncesinde voleybolun temellerini pratik yapması gerekiyor.)
  5. The rudiments of music theory include notes, scales, and chords. (Müzik teorisi temelleri, notaları, ölçekleri ve akorları içerir.)
  6. Learning the rudiments of public relations is important for building a successful career in marketing. (Pazarlama alanında başarılı bir kariyer oluşturmak için halkla ilişkilerin temellerini öğrenmek önemlidir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.