Right İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Right İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

RIGHT (Doğru, Sağ)

Right, bir sıfat ve zarf olarak kullanılabilir. “Doğru” veya “Sağ” anlamına gelir. Ayrıca “Hak” veya “Uygun” anlamında da kullanılabilir.

Örnek Cümleler:

1. She is right about the meeting time. (Toplantı saati hakkında haklı.)
2. He drove on the right side of the road. (Yolun sağ tarafında sürdü.)
3. I need to find the right dress for the occasion. (Duruma uygun doğru elbiseyi bulmalıyım.)
4. You’re not doing it right. (Bunu doğru yapmıyorsun.)
5. He has the right to speak his mind. (Düşüncesini söyleme hakkı var.)
6. Turn right at the next intersection. (Sonraki kavşakta sağa dön.)
7. The answer to the question is right in front of you. (Sorunun cevabı tam önünde.)
8. She has the right qualifications for the job. (İş için doğru niteliklere sahip.)
9. The decision was the right one. (Karar doğruydu.)
10. He guessed right on the final question. (Son soruda doğru tahmin etti.)
11. You’re standing in the right spot for the best view. (En iyi manzarayı görmek için doğru noktadasın.)
12. I can’t seem to get it right. (Bunu doğru yapamıyorum gibi görünüyor.)
13. It’s not right to treat people that way. (İnsanları o şekilde muamele etmek doğru değil.)
14. You have the right to remain silent. (Susma hakkın var.)
15. The store is right around the corner. (Dükkan tam köşede.)
16. The temperature is just right for swimming. (Yüzme için sıcaklık tam uygun.)
17. That’s the right attitude to have. (Sahip olman gereken doğru tavır o.)
18. The right choice is not always the easiest one. (Doğru seçim her zaman en kolayı değil.)
19. I know I made the right decision. (Doğru kararı verdiğimden eminim.)
20. You’re absolutely right! (Tamamen haklısın!)

21. You have the right to appeal the decision. (Kararı temyiz etme hakkın var.)
22. I think you’re on the right track. (Doğru yolda olduğunu düşünüyorum.)
23. He is the right person for the job. (İş için doğru kişi o.)
24. You’re not holding the pen right. (Kalemi doğru tutmuyorsun.)
25. He’s the right age to start school. (Okula başlamak için doğru yaştadır.)
26. I’m not feeling right today. (Bugün kendimi iyi hissetmiyorum.)
27. She’s doing it right this time. (Bu sefer doğru yapıyor.)
28. The concert was right up my alley. (Konser tam benim zevkime uygundu.)
29. You have the right to privacy. (Gizlilik hakkına sahipsin.)
30. The prices are just right for my budget. (Fiyatlar bütçeme tam uygun.)